22. Hukuk Dairesi 2012/16635 E. , 2013/5335 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
...
DAVA : Davacı, fazla çalışma alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı taraf davacının 03.10.1983-14.07.2008 tarihleri arasında davalı belediyede şoför olarak çalıştığını, çalıştığı süre içerisinde günlük ortalama yedibuçuk saati aşacak şekilde fazla çalışma yaptığını, dini bayramlar ve pazar günleri haricinde çalışmasının devam ettiğini belirterek fazla çalışma alacağının tahsili talep etmiştir.
Davalı taraf davacının fazla çalışma yaptığı zamanların kayıtlarda belli olduğunu, fazla çalışma yaptığında bunun ücretinin kendisine ödendiğini, 01.02.2008 tarihinden itibaren davacı ve diğer itfaiye biriminde çalışan personelin yirmidört saat çalışma davacının kırksekiz saat dinlenme şeklinde çalıştığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının, davalı işveren yanında 2008 yılı Şubat ayına kadar yirmidört saat çalışma, yirmidört saat dinlenme şeklinde çalıştığı, bu şekilde çalışmanın bir hafta dört gün, bir hafta ise üç gün şeklinde gerçekleştiği ve çalışma sırasında ortalama altıbuçuk saat yemek, çay ve uyku gibi ihtiyaçlar sebebiyle mola verildiği, bu şekildeki çalışması sonucu haftada altmışbir saat çalıştığı, dolayısıyla onaltı saat fazla mesai yaptığı, fazla mesai ücretinin ödenmediği, toplu iş sözleşmesi uyarınca %100 fazlası üzerinden fazla mesai ücreti alacaklısı olduğu, 2008 yılı Şubat ayından hizmet sözleşmesinin feshine kadar ise davacının yirmidört saat çalışma, kırksekiz saat dinlenme şeklinde çalıştığı, bu şekilde yapılan çalışmanın bir hafta üç gün, bir hafta ise iki gün şeklinde gerçekleştiği ve çalışma sırasında ortalama altıbuçuk saat yemek, uyku ve çay molası gibi dinlenme verildiği, dolayısıyla haftalık çalışma süresinin otuzbeş saat edip, 2008 Şubat ve Temmuz ayları döneminde fazla çalışmasının bulunmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı ve davacı taraf temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı ve davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir .
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile ispatlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut olayda davacı işçinin davalı belediyede itfaiye işçisi olarak çalıştığı, iş sözleşmesinin Sosyal Güvenlik Kurumundan yaşlılık aylığı bağlanması amacıyla feshedildiği anlaşılmaktadır. Taraf tanıkları davalı belediyeye ait işyerinde itfaiye işçilerinin 01.02.2008 tarihine kadar yirmidört saat çalışıp, yirmidört saat dinlenme şeklinde belirtilen tarihten sonra ise yirmidört saat çalışıp, kırksekiz saat dinlenme şeklinde çalıştıklarını bildirmişlerdir.
Mahkemece bilirkişi tarafından şahit beyanları esas alınarak yapılan hesaplamaya itibar edilerek davacının fazla mesai yaptığı ve ücretinin ödenmediği kabul edilerek sonuca gidilmiştir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki davalı ... bir kamu kuruluşu olduğundan tüm işlemlerin kayıt ve belge altına alınması esas alınmıştır. Bu esas gözönünde bulundurularak davacının günlük ve haftalık çalışma saatini belirtir nöbet çizelgeleri, işyeri puantaj kayıtları ve varsa imzalı devam defterleri getirtilmeden tanık beyanları ile yetinilerek yapılan hesaplamaya itibarla hüküm kurulması hatalıdır.
Öte yandan fazla mesai yapıldığı belirlenen dönemde tanıklar yirmidört saat çalışma ve yirmidört saat dinlenme şeklinde çalıştıklarını bildirmişlerdir. Hukuk Genel Kurulunca verilen 05.04.2006 tarih ve 2006/9-10 esas, 2006/144 karar ve 14.06.2006 tarih ve 2006/9-374 esas, 2006/382 karar sayılı ilamında uyku ve sair ihtiyaçlar için geçen zaman çıkarıldığında günde yirmidört saat çalışan işçinin fiilen ondört saat çalıştığı kabul edilmiş, bu kural dairemizce de benimsenmiştir. Saptanan bu durum karşısında Hukuk Genel Kurulu kararına göre günlük yirmidört saat çalışma yapılan günlerde fiili çalışma süresi ondört saat olduğundan, davacının yirmidört saat çalıştığı dönemde bir hafta üç gün ve bir hafta dört gün çalışması dikkate alınarak haftada üç gün çalışılan günlerde dokuz saat, haftada dört gün çalışılan günlerde ise oniki saat fazla mesai yaptığının kabulü gerekirken bilirkişi tarafından yirmidört saat çalışılan günde altıbuçuk saat ara dinlenmesinin düşülerek tespit edilen fazla mesai süresine itibar edilmesi hatalıdır.
Açıklanan sebepler karşısında öncelikle davalı belediyeden yukarıda sözü edilen işyeri kayıt ve belgeleri getirtilmeli, nöbet çizelgesi, puantaj kayıtları ve imzalı işe devam belgeleri bulunamadığı veya araştırılmasına karşın kayıt ve belgelere ulaşılamadığı takdirde tanık beyanlarının yukarıda açıklanan yerleşik uygulama doğrultusunda değerlendirilmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması hatalı olup bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.03.2013 gününde oybirliğiyle karar