Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2879
Karar No: 2019/2545
Karar Tarihi: 15.04.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/2879 Esas 2019/2545 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı vekili, davalıya ait iş yerinin 125.000 TL bedelle devri konusunda anlaştıklarını ancak davalının ödeme yapmayarak başlatılan icra takibine itiraz ettiğini öne sürerek, davanın reddine yönelik verilen kararın temyiz edilmesini talep etmiştir. Davalı ise, satış sözleşmesindeki imzanın kendisine ait olmadığını belirterek davanın reddedilmesini talep etmiştir. Mahkeme, itiraz nedeni ile takibin durduğunu ve dava açma süresinin geçtiğini belirterek davanın reddine karar vermiştir. Ancak Yargıtay, davacı alacaklının takibe itirazından sonra davacının açtığı davanın süresinde olduğunu belirtmiştir. İİK’nın 67. maddesine göre takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliğ tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Hükümde itirazın iptali davasının açılması için öngörülen sürenin itirazın tebliğinden itibaren başlayacağı açıkça belirtilmiştir. Borçlunun itirazı alacaklıya tebliğ edilmiş olmadıkça itirazın iptali davası açılması için öngörülen süre işlemeye başlamaz. Bu nedenle, Yargıtay davacı lehine karar vererek mahkeme kararını bozmuştur. Kanun maddeleri: İİK'nın 67. maddesi.
19. Hukuk Dairesi         2018/2879 E.  ,  2019/2545 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan 30/06/2003 tarihli sözleşmeyle davacıya ait iş yerinin 125.000 TL bedelle davalıya devri konusunda anlaştıklarını, davalının herhangi bir ödeme yapmaması üzerine başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı asil, dava konusu alacağa dayanak olarak gösterilen satış sözleşmesindeki imzanın kendisine ait olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davalı aleyhine Büyükçekmece 3.İcra Müdürlüğünün 2008/7930 Esas sayılı dosyasında 15/10/2008 tarihli ödeme emrinin davalı borçluya 23/10/2008 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından ödeme emrine 23/10/2008 tarihinde itiraz edildiği, süresinde yapılan itiraz nedeni ile takibin durduğu, takibe itirazdan sonra davacı alacaklının 04/11/2008 tarihinde icra dosyasına dilekçe vererek borçlunun menkul ve gayri menkullerinin haczine karar verilmesini talep ettiği, 04/11/2008 tarihi itibari ile takibe davalı borçlu tarafından icra takibine itiraz edildiğini öğrendiği, davanın İİK’nın 67. maddesinde düzenlenen bir yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra 12/11/2009 açıldığı gerekçesiyle süresinde açılmayan davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İİK’nın 67. maddesine göre takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliğ tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Hükümde itirazın iptali davasının açılması için öngörülen sürenin itirazın tebliğinden itibaren başlayacağı açıkça belirtilmiştir. Borçlunun itirazı alacaklıya tebliğ edilmiş olmadıkça itirazın iptali davası açılması için öngörülen süre işlemeye başlamaz.
    Davacı alacaklıya 04/11/2008 tarihinde elden takipli haciz müzekkeresi düzenlenmişse de bu müzekkerede itirazın tebliğine ilişkin bir açıklama bulunmadığından sürenin başlangıcı olarak bu tarih de esas alınamaz. Ayrıca davacı tarafından icra mahkemesi nezdinde itirazın kaldırılması talebinde de bulunulmamıştır.Mahkemece bu yönler gözetilerek işin esasına girilerek iddia ve savunma doğrultusunda toplanan deliller değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın süreden reddi isabetsizdir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 15/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi