17. Hukuk Dairesi 2016/9973 E. , 2019/3533 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki maddi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 20/08/2013 tarihinde davacının yolcu olduğu davalıya trafik sigortalı kamyonet sürücüsü...in yaptığı tek taraflı kazada yaralandığını, kazanın oluşumunda sürücünün tam kusurlu olduğunu, davacının kaza sonrası belden aşağısının felç kaldığını, tam işgücü kaybına uğradığını ve ömür boyu bakıma muhtaç olduğunu her iki limit de 250.000,00"er TL olduğundan talep etme zorunluluğu doğduğunu, belirsiz alacak olarak davayı açtıklarını beyanla 10.000,00 TL işgücü kaybına yönelik 10.000,00 TL sağlık giderine yönelik toplam 20.000,00 TL maddi tazminatın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, 240.000,00 TL tazminatın dava tarihi olan 11/02/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat talebine ilişkindir.
Davacı tarafından, kaza sonucunda maluliyete uğradığı ve bakıma muhtaç kaldığı belirtilerek, eldeki davada tedavi ve bakıcı gideri talep edilmiş, mahkemece, davalı sigorta şirketinin poliçeden kaynaklı sorumluluğunun 250.000,00 TL olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kazaya karışan aracın neden olduğu zararlardan sorumlu olan davalı, poliçe gereği bedeni zararlarda 250.000,00 TL, tedavi giderlerinde 250.000,00 TL teminat limiti ile davacıya karşı sorumludur.
Bu iki limit (teminat) birbirinden bağımsız olup, birinin tüketilmesi halinde davalının tüm yükümlülüklerini yerine getirerek sorumluluğunun sona erdiğinden bahsetmek olanaklı değildir.
Kazada yaralanan kişi, maluliyetinin oluşması halinde oluşacak sürekli iş göremezlik zararını bedeni zararlar klozundan(teminatından), bakıcı ve tedavi gideri zararlarını ise tedavi giderleri klozundan (teminatından) karşılanmak üzere talep edebilir.
Somut olayda; mahkemece hükme esas alınan hesap bilirkişi raporunda; davacı lehine 484.841,43 TL iş göremezlik zararı, 627.106,03 TL bakıcı gideri zararı hesaplanmıştır. Bu durumda; mahkemece limitler ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekirken tek limit üzerinden karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Kabule göre de; nüfus kayıtlarına göre davacı ... yolcusu olduğu araç sürücüsü İsa"nın kardeşi olduğu anlaşılmaktadır. Bu hususlar göz önüne alındığında, ahlaki yakın akrabalar arasındaki taşımalarda görevin ifası niteliğinde olan söz konusu taşımanın hatır taşıması olarak değerlendirilemeyeceğinden mahkemece hükmedilen tazminattan hatır taşıması indirimi yapılması isabetli görülmemiştir.
4-Yine kabule göre; HMK 332. maddesine mahkemece re"sen yargılama giderine hükmedilmesi gerekirken yargılama gideri hakkında karar verilmemiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2), (3) ve (4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 26/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.