Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/10341 Esas 2019/14000 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/10341
Karar No: 2019/14000
Karar Tarihi: 01.07.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/10341 Esas 2019/14000 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahalli bir Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen mahkumiyet hükmü, yapılan başvuru üzerine Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından bozuldu. Bozma gerekçeleri şunlar oldu:
1) Sanığın savunma hakkı kısıtlandı çünkü avukatı olmadan yargılanmıştı ve bozma sonrası avukatı ile duruşmada bulunmasına rağmen yine de avukatının huzurunda savunması alınmadı.
2) Sanık, alt sınırı beş yıldan az olmayan bir ceza gerektiren suçtan yargılanıyorken istinabe yoluyla dinlenerek hüküm kuruldu, ancak mutlaka duruşmaya çağrılıp dinlenmesi gerektiği unutuldu.
3) Sanık hakkında düzenlenen iddianamede sevk maddeleri arasında bulunmayan bir kanun maddesi uygulandı ve bu nedenle ek savunma hakkı verilmedi.
4) Sanığın cezasının hesaplanmasında hesap hatası yapıldı.
Kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK'nin 86/1, 86/3-a,e ve 87/2-b-son maddeleri, 5271 sayılı CMK'nin 150/3-2, 188/1, 196/2 ve 226. maddeleri, 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi.
3. Ceza Dairesi         2019/10341 E.  ,  2019/14000 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    1) Sanığın üzerine atılı suça ilişkin, 5237 sayılı TCK"nin 86/1, 86/3-a,e ve 87/2-b-son maddelerinde öngörülen hapis cezasının alt sınırı nazara alınarak, 5271 sayılı CMK"nin 150/3. maddesi uyarınca sanığa istemi aranmaksızın zorunlu müdafii atanması, savunmasının müdafii huzurunda alınması ve yine müdafiinin hazır olduğu duruşmada karar verilmesi gerektiği gözetilmeden; bozma öncesi yargılama aşamasında müdafii bulunmayan, bozma sonrası yargılama aşamasında kendisini vekaletnameli müdafii ile temsil ettiren sanığın savunmasının müdafii huzurunda alınmaması suretiyle, 5271 sayılı CMK"nin 150/3-2. ve 188/1. maddelerine muhalefet edilerek sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
    2) 5271 sayılı CMK"nin 196/2. maddesine göre, alt sınırı beş yıldan az olmayan cezayı gerektiren 5237 sayılı TCK"nin 86/1, 86/3-a,e ve 87/2-b-son maddelerinde düzenlenen suçtan yargılanan sanığın istinabe yoluyla dinlenemeyeceği, mutlaka duruşmaya çağrılıp dinlenmesi gerektiği düşünülmeden, yazılı şekilde bozma sonrası istinabe yoluyla elde edilen savunması ile yetinilip hüküm kurulması,
    3) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.04.2017 tarihli ve 2015/1167 Esas ve 2017/247 Karar sayılı kararı uyarınca sanık hakkında düzenlenen iddianamede sevk maddeleri arasında 5237 sayılı TCK"nin 87/2-son maddesi gösterilmediği halde, sanığa ek savunma hakkı verilmeden uygulama yapılması suretiyle 5271 sayılı CMK"nin 226. maddesine muhalefet edilmesi,
    4) Sanığın TCK"nin 86/1. maddesi uyarınca belirlenen cezasının TCK"nin 86/3-a,e maddesi uyarınca (1/2) oranında artırılması sırasında, hesap hatası yapılarak "1 yıl 15 ay" hapis cezası yerine "2 yıl 3 ay" hapis cezasına ve yine TCK"nin 87/2-b maddesi uyarınca (iki kat) artırım yapılması sırasında "3 yıl 45 ay" hapis cezası yerine "6 yıl 9 ay" hapis cezasına hükmedilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 01.07.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.



























    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.