Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 18/10/2011 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 05/11/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, İİK"nın 5 ve 89/4 maddeleri uyarınca maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, dava dışı borçlusu... hakkında başlattığı icra takibine konu alacağın tahsili için 3. şahıs ... Makine Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi"ne İ.K.K. 89. maddesi uyarınca haciz ihbarnamesi gönderildiğini, ancak anılan şirket yetkilisi ..."ın usule aykırı şekilde itirazda bulunarak alacağın tahsiline haksız yere engel olduğunu, icra müdürlüğünce de bu itirazın yasaya aykırı şekilde geçerli sayılması nedeniyle alacağını tahsil edemediğini belirterek zararın davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, dava konusu zararın karşılanmış olması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Dosya incelendiğinde, davacının davalı ... Bakanlığından istemi, İİK"nın 5. maddesinden ; diğer davalı ...’a yönelik istemi ise İİK"nın 89/4 maddesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. İİK"nun 89/4. maddesinde; “Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz ederse, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü şahsın 338 inci maddenin 1 inci fıkrası hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir. İcra mahkemesi, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü düzenlenmiştir. Eldeki davada davacının davalı ...’na yönelik istemi bakımından Asliye Hukuk Mahkemesi görevli iken; diğer davalı ...’a yönelik istemi bakımından ise yukarıda anılan maddenin açık hükmü gereğince, icra mahkemesi görevlidir. Görev konusu re"sen dikkate alınmalıdır. Şu halde mahkemece, davalı ...’a yönelik istemin tefrik edilerek görevsizlik kararı verilmesi yerine bu davalı yönünden de işin esasının incelenmiş olması usul ve yasaya uygun görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 12/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.