Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/5248
Karar No: 2022/3446
Karar Tarihi: 10.03.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/5248 Esas 2022/3446 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2021/5248 E.  ,  2022/3446 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde ilamında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Mahkemece uyulan bozma ilamında “ Mahkemece, ... İş Mahkemesi’nin 2007/447 E.- 2010/272 K sayılı kararında; davalı tarafından, davacı Kurum aleyhine, 3201 sayılı Yasa hükümlerine göre borçlanılan 4739 gün üzerinden 1.4.2007 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti hükmüne istinaden ödenmesi gereken aylıklar davalı Kurumdan sorularak, davacıya 1.4.2007-17.12.2009 tarihleri arası 5000 gün üzerinden ödenen yersiz aylıklar gözetilerek, borç aslına en eskisinden başlanarak mahsup yapılması (bakiye borç kalırsa bu borca her bir ödeme tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi) gerektiği gözetilerek fark aylıklar ve yersiz ödeme tutarı belirlenerek karar verilmesi” gerektiği belirtilmiştir.
    Eldeki davada; davacı Kurum tarafından, 3201 sayılı Yasa uyarınca, yurt dışında geçen 4739 sürelerini 4/1-a kapsamında borçlanarak, 261 gün yurtiçi SSK hizmeti olmak üzere 5000 gün üzerinden 1.4.2007 tarihinden itibaren 506 sayılı Yasa kapsamında davalıya bağlanan yaşlılık aylığının, yurt içinde 26 gün olan SSK’li çalışmasının sehven 261 gün olarak belirlenerek aylık bağlandığı, 26 gün nazara alındığında aylığa hak kazanmadığı gerekçesiyle iptal edilerek, 1.4.2007-17.12.2009 tarihleri arası dönem yönünden yersiz ödenen aylıklar ve işlemiş yasal faizi yönünden, davalı aleyhine başlatılan ilamsız takibe, davalı yan tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine, itirazın iptaline, takibin devamına ve alacağın %40’ından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi istenmiş, yargılama aşamasında dosyaya ibraz edilen ... İş Mahkemesi’nin 2007/447 E.- 2010/272 K. sayılı kararında; davalı tarafından, davacı Kurum aleyhine, 3201 sayılı Yasa hükümlerine göre borçlanılan 4739 gün üzerinden 1.4.2007 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine yönelik açılan davada, ... İş Mahkemesince, 4739 gün üzerinden 1.4.2007 tarihinden geçerli olmak üzere, yeniden yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine yönelik hüküm kurulduğu, bahse konu hükmün, Yargıtay 21. Hukuk Dairesinde onanarak kesinleştiği anlaşılmış; Mahkemece, bozmaya uyulan yargılama neticesinde talebinin reddine dair hüküm kurulmuştur.
    Davacı kurumdan gelen cevabı yazıda iptal edilen 5000 gün üzerinden 1.4.2007 tarihinden itibaren 506 sayılı Yasa kapsamında davalıya bağlanan yaşlılık aylığının 1.4.2007-17.12.2009 tarihleri arası toplam 23.451,24 TL, kesinleşmiş mahkeme kararı ile bağlanan 4739 gün üzerinden 1.4.2007 tarihinden itibaren 506 sayılı Yasa kapsamında davalıya bağlanan yaşlılık aylığının 21.752,22TL olduğu, bakiye 1699,03TL kaldığı, ancak birimiş aylıklarından mahsup işlemi yapılmaksızın mükerer ödeme yapıldığının bildirildiği anlaşılmaktadır.
    Açıklanan gerekçelerle,davacı Kurumun iptal edilen toplam ödenen yersiz aylık olan 23.451,24 TL’nin birikmiş aylıklardan mahsup edilmediği iddiası gözetilerek, mükerrer ödemeye meydan verilmemesi açısından, ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa tarih ve miktarı yönünden dayanağı belgeler de getirtilerek yöntemince araştırıldıktan sonra, önceki bozma kararımızda gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hata olup bozma nedenidir.
    Açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin, yanılgılı değerlendirme ile yazılı gerekçelerle yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 10.3.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi