7. Ceza Dairesi 2021/25364 E. , 2021/16930 K.
"İçtihat Metni"2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 48/9. maddesine aykırılıktan kabahatli ... hakkında Muğla Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü"nün 14/11/2020 tarihli ve MA-64804937 sayılı idarî para karar cezası tutanağı ile uygulanan 3.516,00 Türk lirası idarî para cezasıyla, aynı tarihli ve 0309 sayılı 2 yıl süreyle sürücü belgesinin geri alma tutanağına yönelik başvurunun reddine ilişkin Muğla 2. Sulh Ceza Hâkimliği"nin 19/02/2021 tarihli ve 2020/2568 değişik iş sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine dair mercii MUĞLA 1. Sulh Ceza Hâkimliği"nin 11/03/2021 tarih ve 2021/498 değişik iş sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığı"ndan verilen 29/06/2021 tarihli kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 10/09/2021 tarihli ve KYB. 2021/89749 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Mezkür ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, olay tarihinde adı geçen kabahatlinin sevk idaresindeki ... plakalı aracı ile karışmış olduğu maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazası sonrasında, olaya müdahale eden polis memurlarınca alkol kullanıp kullanmadığının tespit edilmesi amacıyla teknik cihaz kullanılmasını kabul etmeyen kabahatli hakkında 2918 sayılı Kanun"nun 48/9. maddesi gereğince idari para cezası uygulanarak 2 yıl süreyle sürücü belgesinin geri alınmasına ilişkin tutanak tanzim edildiği,
2918 sayılı Kanunun "Alkol, uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin etkisi altında araç sürme yasağı:" başlıklı 48. maddesinde yer alan,
"Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri almış olan sürücüler ile alkollü olan sürücülerin karayolunda araç sürmeleri yasaktır.
Uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin kullanılıp kullanılmadığı ya da alkolün kandaki miktarını tespit amacıyla, kollukça teknik cihazlar kullanılır.
Kişinin yaralanmalı veya ölümlü ya da kollukça müdahil olunan maddi hasarlı trafik kazasına karışması hâlinde, ikinci fıkrada belirtilen muayeneye tabi tutulması zorunludur. Teknik cihaz ile yapılan ölçüme itiraz eden veya bu cihaz ile ölçüm yapılmasına müsaade etmeyen bu sürücüler, en yakın adli tıp kurumuna veya adli tabipliğe veya Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık kuruluşlarına götürülerek uyuşturucu veya uyarıcı madde ya da alkol tespitinde kullanılmak üzere vücutlarından kan, tükürük veya idrar gibi örnekler alınır. Bu işlem bakımından 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 75 inci maddesi hükümleri, beşinci fıkrası hariç olmak üzere uygulanır.
Uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin kullanılıp kullanılmadığı ya da alkolün kandaki miktarını tespit amacıyla, kollukça teknik cihazlar kullanılmasını kabul etmeyen sürücülere 2000 Türk Lirası idari para cezası verilir ve sürücü belgesi iki yıl süreyle geri alınır." şeklindeki düzenleme ile,
Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 19. Ceza Dairesi"nin 18/09/2017 tarihli ve 2016/15527 esas, 2017/6940 karar sayılı ilâmında yer alan, "... Buna göre, kabahatli hakkında 48/9. maddesinde öngörülen idari yaptırımların uygulanması için uyuşturucu veya alkol kullandığının tespiti mecburiyeti yoktur. Ancak madde metninde devamla bahsedilen süreç; kolluk tarafından kişinin alkollü olduğundan şüphe edilmesi halinde, ayrıca yetkili trafik zabıtasınca adli kolluk görevi usule
uygun biçimde üstlenildikten sonra, 2918 sayılı Kanunun, trafik kazasına karışan sürücüler hakkında 48/2 ve 3. maddelerinde öngördüğü üzere, teknik cihaz ile yapılan ölçüme itiraz eden veya bu cihaz ile ölçüm yapılmasına müsaade etmeyen bu sürücülerin, alkollü olduklarının tespiti amacıyla, kamu gücü zorlamasıyla en yakın Adli Tıp Kurumuna veya adli tabipliğe veya Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık kuruluşlarına götürülerek uyuşturucu veya uyarıcı madde ya da alkol tespitinde kullanılmak üzere vücutlarından kan, tükürük veya idrar gibi örnekler alınacağı düzenlenmektedir." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında,
Somut olayda, sevk idaresindeki araç ile maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazasına karışan kabahatlinin alkol kullanıp kullanmadığının tespiti için kolluk görevlileri tarafından cihaz ile ölçüm yapılmasına müsaade etmemesi sebebiyle, alkol durumunun tespiti amacıyla, anılan düzenlemede belirtildiği şekilde kamu gücü zorlamasıyla en yakın Adli Tıp Kurumuna veya adli tabipliğe veya Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık kuruluşlarına götürülerek alkol tespitinde kullanılmak üzere vücudundan kan, tükürük veya idrar gibi örnekler alınması gerektiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Her ne kadar, kolluk görevlileri tarafından, maddi hasarlı - yaralamalı trafik kazasına karışan ve cihaz ile ölçüm yapılmasına müsaade etmeyen kabahatlinin alkol durumunun tespiti amacıyla vücudundan kan, tükürük veya idrar gibi örnekler alınması gerektiği gerekçesiyle kanun yararına bozma isteminde bulunulmuş ise de dosyanın tetkikinde, kabahatliye, 2918 sayılı Yasanın 48. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca alkollü araç kullanma nedeniyle değil, aynı maddenin dokuzuncu fıkrası uyarınca kollukça teknik cihazlar kullanılmasını kabul etmeme nedeniyle,bu fıkrada öngörülen idari yaptırımların uygulandığı, bu fıkrada düzenlenen kabahatin, sırf kollukça kandaki alkol oranını tespit için teknik cihazların kullanılmasının reddedilmesiyle oluşacağı, 2918 sayılı Yasanın 48. maddesinin üçüncü fıkrasında öngörülen uygulamanın ise böyle bir durumda ilgilinin alkol oranının tespit usulüne yönelik olduğu, bu tespitin yapılmamasının, dokuzuncu fıkrada düzenlenen kabahatin oluşmasına ve kabahatliye bu kapsamda idari yaptırım uygulanmasına müessir olmadığı cihetle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görülmediğinden, CMK"nun 309. maddesi uyarınca kanun yararına kararın bozulmasına dair talebinin REDDİNE, 01.12.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.