Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2018/5116 Esas 2019/358 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5116
Karar No: 2019/358
Karar Tarihi: 17.01.2019

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2018/5116 Esas 2019/358 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanık tarafından yapılan uyuşturucu madde ticareti suçunu inceledikten sonra mahkûmiyet kararı vermiştir. Ancak, ele geçirilen esrar miktarına göre ceza belirlenirken TCK'nın 61. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen durumlar yönünden ağırlık bulunmadığına dikkat çekilmiştir. Temel ceza alt sınırının alt sınırı suç tarihi itibarıyla 5 yıl hapis ve 5 gün adli para cezası olmasına rağmen, alt sınırın fazla aşılmak suretiyle 10 yıl hapis ve 5 gün adli para cezası olarak tayin edilmesi hatalı bulunmuştur. Bunun yanı sıra, sanığın kazanılmış hakkı nedeniyle hapis cezasının 10 aya indirilmesi karşısında sonucun etkilenmediği de belirtilmiştir. Mahkeme, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olduğunu, iddia ve savunmaların delillerle birlikte tartışıldığını ve suçun sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığını belirterek, sanık müdafiinin temyiz itirazlarını reddetmiştir. Kararda, TCK'nın 3 ve 61. maddeleri de belirtilerek, ilgili kanun maddeleri hakkında detaylı ve açıklayıcı bir açıklama yapılmamıştır.

10. Ceza Dairesi 2018/5116 E. , 2019/358 K.

"İçtihat Metni"

Mahkeme :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Sanığın ikametinde ele geçirilen esrarın miktarına bağlı olarak önemi ve değeri ile TCK"nın 61. maddesinin 1. fıkrasında sayılan durumlar yönünden bir ağırlık bulunmadığı gözetilmeden, TCK"nın 3 ve 61. maddelerindeki ilke ve ölçütlerle çelişecek şekilde, alt sınırı suç tarihi itibarıyla 5 yıl hapis ve 5 gün adli para cezasından ibaret temel cezanın, alt sınır fazla aşılmak suretiyle 10 yıl hapis ve 5 gün adli para cezası olarak tayin edilmesi, sanığın kazanılmış hakkı nedeniyle hapis cezasının 10 aya indirilmesi karşısında sonuca etkili görülmemiştir.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 17/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.