7. Hukuk Dairesi 2015/7653 E. , 2015/4609 K.
"İçtihat Metni"İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
I-Davacı, davalı işyerinde 2001 yılında kadroya geçmeden önceki dönem mevsimlik işçi olarak çalıştığı hizmetlerinin kıdemine sayılmadığını, 2011-2013 yıllarını kapsayacak 3. Dönem TİS’in geçici 4. maddesi gereği önceki işyerlerinde geçen çalışmaların da davalı işyerinde geçmiş gibi kabul edileceğine dair düzenleme gereği derece ve kademelerinin tespiti ile yeni derece ve kademeleri dikkate alınarak ilk kadroya geçişlerinden itibaren TİS’den kaynaklanan ücret farkı, yıpranma primi, ilave tediye farkı, ikramiye farkı alacağının ödetilmesini istemiştir.
Davalı Büyükşehir Belediye Başkanlığı (İl Özel İdaresi), davacıya sözkonusu hakların 2011-2013 yıllarını kapsayan TİS ile tanındığını, bu nedenle taleplerin geçmişe yönelik olarak yerinde olmadığını, derece ve kademe tespitinde hata olmadığını, gerekli ödemelerin TİS’lere göre zaten yapıldığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının bilirkişi tarafından hesaplanan mevsimlik işçi olarak çalıştığı dönem yönünden hak ettiği derece ve kademenin tespitine, yeni derece ve kademeye göre 5 yıllık zamanaşımı süresi dikkate alınarak alması gereken ücret farklarının davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Somut olayda mahkemece, hüküm altına alınan alacaklar yönünden toplam rakam yazılmak suretiyle hüküm kurulmuştur. Ancak bu, usul ve yasaya aykırı bir yazım tekniğidir. Bu nedenle, mahkemece davacıya talepleri tek tek açıklattırılıp kuruşlandırılarak buna göre her alacak talebi ile ilgili ayrı ayrı hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesi gerekir. Usul ve yasaya aykırı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
II-Kabul şekli bakımından da; taraflar arasında davacının derece kademe tespitinin TİS"e uygun belirlenip belirlenmediği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının davalı işyerinde mevsimlik işçi olarak 3 yıl 330 gün çalışmasının bulunduğu, bu çalışmaya karşılık olarak her iki yılda bir derece ve her yıl bir kademe alacağı, davacının eklenmesi gereken derece ve kademesinin 2/4 olduğu, bunun intibak derece ve kademesine eklenmesiyle 01.03.2013 tarihi itibariyle olması gereken derece ve kademesinin 10/18 olarak tespiti gerektiği belirtilerek zamanaşımı itirazına göre dava tarihinden geriye doğru 5 yıl için dava konusu istekler hesaplanmıştır.
Davacının işyerinde uygulanan TİS gereği tam bir yıl çalışmasının karşılığı 1 kademe, 2 yıl çalışmasının karşılığı da 1 derecedir. Davacının geçici olarak çalıştığı 3 yıl 330 gün hizmet süresine göre “1” derece eklemesi gerekirken “2” derece eklemek suretiyle hak ettiğinden fazla ücret alınmasına sebep olacak şekilde yapılan hesaplamaya itibarla hüküm kurulması isabetsizdir.
2-Davacının yasal ilave tediye alacağının 4857 sayılı Yasada düzenlenen ücret alacaklarından olmadığı, bu nedenle en yüksek banka mevduat faizi ile değil, talep de gözetilerek yasal faiz oranını aşmamak üzere en yüksek banka mevduat faizi ile tahsiline karar verilmesi gerektiği göz ardı edilerek, yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
3-Davacı yararına hükmedilen avukatlık ücretinin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Mahkemece, karar tarihinde yürürlükte bulunan 2014 tarihli Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi dikkate alınmadan 10.Hukuk Dairesinin 07.06.2012 tarih 2012/1795 E.-10684 K. sayılı kararına atıfla davacı yararına dilekçe yazım ücreti tutarında avukatlık ücretine hükmedilmesi de yanlış olmuştur. Yapılacak iş, karar tarihindeki AAÜT gereğince seri davalardaki avukatlık ücreti hükümleri de gözönünde tutularak bu konuda tarife gereği bir hüküm kurmaktan ibarettir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde taraflara iadesine, 16.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.