Tefecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/8349 Esas 2017/2546 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/8349
Karar No: 2017/2546
Karar Tarihi: 08.06.2017

Tefecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/8349 Esas 2017/2546 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir tefecilik davasında, sanığın 2005 yılında müştekiye ödünç para verdiği ve suç tarihinin o tarih olduğu belirlendi. Sanığın tefecilik suçunu işlediği iddiasıyla cezalandırılması gerektiği belirtilirken, cezanın üst sınırının 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2. maddelerine göre 5 yıl olduğu ve 7,5 yıla kadar zamanaşımı süresine tabi olduğu ifade edildi. Ancak, suç ile hüküm tarihleri arasında zamanaşımı süresinin gerçekleştiği ve mahkumiyet hükmünün bu nedenle bozulması gerektiği belirtildi. Kanuna aykırılık nedeniyle hüküm BOZULURKEN, bu yeniden yargılama gerektirmediğinden dava DÜŞTÜ. Kanun maddeleri ise şu şekilde açıklandı: 2279 sayılı Kanunun 17. maddesi, 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2. maddeleri, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi, CMUK'nın 321. ve 322/1 maddeleri, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi.
5. Ceza Dairesi         2014/8349 E.  ,  2017/2546 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Tefecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Tefecilik suçunda suç tarihi kazanç maksadıyla ödünç paranın verildiği tarih olup tefeciliğe konu olduğu iddia edilen paranın sanık tarafından müştekiye 2005 yılı Nisan ayında verildiği, bu itibarla sanığın üzerine atılı tefecilik suçunun ödünç paranın verildiği tarihte yürürlükte bulunan 2279 sayılı Kanunun 17. maddesine uyduğu, maddede öngörülen cezanın üst sınırı itibariyle 765 sayılı TCK"nın 102/4 ve 104/2. maddelerine göre 5 yıllık asli ve 7 yıl 6 aylık ilaveli zamanaşımı süresine tabi bulunduğu, suç tarihi ile hüküm tarihi olan 08/01/2013 arasında bu sürenin gerçekleştiği ve kamu davalarının zamanaşımı sebebiyle düşmesine karar verilmesi gerektiği nazara alınmadan mahkumiyet hükmü kurulması,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5237 sayılı TCK"nın 7/2 ve 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddeleri gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 08/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.