Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/15265 Esas 2019/3511 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/15265
Karar No: 2019/3511
Karar Tarihi: 25.03.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/15265 Esas 2019/3511 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı banka, borçlu olan davalının başka bir kişiye senet vererek mal kaçırmaya yönelik bir düzenek kurduğunu iddia ederek, senet ve takip işlemlerinin iptalini talep etmiştir. Davalılar ise senetin gerçek bir borca dayandığını savunarak, davayı reddetmişlerdir. Mahkeme, davacının iddialarını kanıtlayacak delil sunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Kararda, Kanunun Genel Hükümlerine ve Borçlar Kanunu'nun ilgili maddelerine atıfta bulunulmuştur. Kanunlar hakkında detaylı açıklama yapılmamıştır.
17. Hukuk Dairesi         2016/15265 E.  ,  2019/3511 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, müvekkili bankadan davalı ...’ın 07/10/2013 ve 11/09/2014 tarihlerinde kullandığı kredi borçlarını ödememesi nedeniyle aleyhine takip yapıldığını, takipte davalının borçlarını karşılar taşınır ve taşınmaz bulunamadığını, davalı-boçlunun icra takibine başlanmadan önce mal kaçırmak amacı ile davalı ... tarafından 75.000,00 TL bedelli senet nedeniyle 15/09/2014 tarihinde ... İcra Müdürlüğünün 2014/5704 sayılı icra takibinin başlatıldığını, bu takip nedeniyle davalı Borçlu ...’in maaşına 1. sırada haciz uygulandığını,davalı ...’ın davalı Borçlu ...’ın arkadaşı olduğunu, seneti protesto ettirmediğini, ödeme tarihinden çok sonra takip yapılması hayatın olağan akışına aykırı olduğundan, ... İcra Müdürlüğünün 2014/5704 sayılı icra takibinin ve bu dosyadan borçlu-davalı ...’ın maaşı üzerine konulan 1.sıra haciz işlemine dair tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, davacının dava açmakta hukuki menfaati olmadığını, davalının 2013 yılında bankadan kredi kullandığını ve bu parayı diğer davalıya verdiğini, kendi aracınında satmış olduğundan birikimi olduğunu, davalı ...’i ve eşini tanıdığından ve ikisi de devlet memuru olmasından dolayı davalıya düğün için borç para verdiğini karşılığında senet aldığını, davalının ödememesi nedeniyle takip yapıldığını icradan gelen parala bankadan çektiği kredi borcunu ödediğinden bahisle haksız davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Davalı ..., kendi düğünü nedeniyle Davalı ...’dan ayrı zamanlarda borç aldığını ve karşılığında senet verdiğini, davalı ...’a verdiği senet nedeniyle bir boyunca ödediği kredi borcunu ödeyemez hale geldiğini, davanın haksız olarak açıldığından bahisle davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, ispat yükü yönünden genel ilkelere uygun olarak uyuşmazlığın çözümlenmesi gerektiği, davacı tarafından davalılar arasındaki muvazaayı kanıtlayacak şekilde herhangi bir delil gösterilmediğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere mahkeme kararının gerekçesinde ve değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanunun uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 15,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 25/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.