Esas No: 2018/837
Karar No: 2022/1186
Karar Tarihi: 17.03.2022
Danıştay 3. Daire 2018/837 Esas 2022/1186 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2018/837 E. , 2022/1186 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/837
Karar No : 2022/1186
TEMYİZ EDENLER :1- (DAVACI)… Vergi Dairesi Başkanlığı/…
VEKİLİ: Av. …
2- (DAVALI) … Otomobil Fabrikaları Anonim Şirketi
VEKİLİ: Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…,K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurularına ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, ihracat nedeniyle elde edilen yurt dışı satış hasılatının binde beşi oranındaki götürü gider indiriminin kurum kazancının belirlenmesinde dikkate alınması gerektiği yolundaki ihtirazi kaydıyla verilen 2015 yılı kurumlar vergisi beyannamesi üzerine bu çekinceye itibar edilmeksizin tahakkuk ettirilen kurumlar vergisinin götürü gider tutarına isabet eden 1.841.192,81-TL'lik kısmının kaldırılması ve tecil faiziyle birlikte iadesine hükmedilmesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 40. maddesinin 1. bendine göre ihracat, yurt dışında inşaat, onarma, montaj ve taşımacılık faaliyetlerinden döviz olarak elde edilen hasılatın binde beşini aşmamak üzere belgelenemeyen harcamaları karşılamak üzere kabul edilen götürü gider uygulamasında indirimler herhangi bir ispat şartına bağlanmadığı gibi belgelenemeyen giderlerin yasal kayıtlara kaydedilme zorunluluğu da bulunmadığından götürü gider indirimi için belgesi temin edilemeyen bir harcamanın olduğunun ve bu harcamanın muhasebe kayıtlarına intikal ettirildiğinin ispatına gerek olmadığı, bu nedenle davacı şirketin, kurum kazancının tespitinde 2015 yılında yaptığı ihracatlardan elde ettiği hasılatın binde beşini götürü gider olarak indirime konu etmesinde herhangi bir yasal engel olmadığı dolayısıyla ihtirazi kayıtla verilen 2015 yılı kurumlar vergisi beyannamesi üzerine tahakkuk eden verginin götürü gider indirimi tutarına isabet eden kısmında hukuka uygunluk görülmediği, öte yandan söz konusu tutara 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun uyarınca yasal faiz yürütülmesinin zorunlu olduğu gerekçesiyle kurumlar vergisinin davaya konu edilen kısmı kaldırılmış ve ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya iadesine hükmedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurularının, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davalı idare tarafından, esasa etkisi olan iddia ve itirazların karşılanmadığı ileri sürülerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.
Davacı tarafından, tahsil edilen tutarın iadesinin 213 sayılı Kanun'un 112. maddesinin 4. fıkrasına göre tecil faiziyle birlikte yapılması gerektiği ileri sürülerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.
TARAFLARIN SAVUNMALARI :
Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.
Davacı tarafından, yasada yer almayan koşulların tebliğ ile ortaya konulmasının verginin yasallığı ilkesini ihlal edeceği, kararın hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ…'İN DÜŞÜNCESİ: 15/06/2012 tarihinden sonra fazla veya yersiz olarak tahsil edilen vergilerin tecil faiziyle birlikte iadesi öngörüldüğünden davacı temyiz isteminin kabulü; davalı idare isteminin ise reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı şirket tarafından, ihracat nedeniyle elde edilen yurt dışı satış hasılatının binde beşi oranındaki götürü gider indiriminin kurum kazancının belirlenmesinde dikkate alınması gerektiği yolundaki ihtirazi kaydıyla verilen 2015 yılı kurumlar vergisi beyannamesi üzerine bu çekinceye itibar edilmeksizin kurumlar vergisi tahakkuk ettirildiği, götürü gider tutarına isabet eden 1.841.192,81-TL'lik kısmının kaldırılması ve tecil faiziyle birlikte iadesine hükmedilmesi istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 112. maddesinin 15/06/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6322 sayılı Kanun ile eklenen 4. fıkrasında, fazla veya yersiz olarak tahsil edilen vergilerin, fazla veya yersiz tahsilatın mükelleften kaynaklanması halinde düzeltmeye dair müracaat tarihi, diğer hallerde verginin tahsili tarihinden düzeltme fişinin mükellefe tebliğ edildiği tarihe kadar geçen süre için aynı dönemde 6183 sayılı Kanuna göre belirlenen tecil faizi oranında hesaplanan faiz ile birlikte, 120. madde hükümlerine göre mükellefe red ve iade edileceği, 213 sayılı Kanun'un yine aynı Kanunla eklenen geçici 29. maddesinde ise bu Kanunun 112. maddesinin 4. fıkrasının, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra fazla veya yersiz olarak tahsil edilen vergilerin iadesinde uygulanacağı kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Temyiz istemine konu edilen Vergi Dava Dairesi kararının; tahakkuk ettirilen kurumlar vergisinin davaya konu edilen kısmına ilişkin hüküm fıkrası aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle Dairemizce de uygun görülmüştür.
213 sayılı Kanun ile daha önce fazla veya yersiz olarak tahsil edilen vergilerden, sadece vergi hatalarından kaynaklananların iadesinde tecil faiziyle geri ödenmesi hükme bağlanmış iken yukarıda metni verilen madde hükümleri ile diğer tüm hallerde, yargı kararıyla tespit edilmiş olanlar dahil olmak üzere, 15/06/2012 tarihinden sonra fazla veya yersiz olarak tahsil edilen vergilerin tecil faiziyle birlikte mükellefe iadesi öngörülmüştür.
Bu durumda, davacı adına 2015 yılı için tahakkuk ettirilen kurumlar vergisinin 15/06/2012 tarihinden sonra tahsil edildiği açık olduğundan, 213 sayılı Kanun'un 112. maddesinin 4. fıkrası uyarınca tecil faiziyle iadesine hükmedilmesi gerekirken, yasal faiziyle birlikte iadesine hükmedilmesine ilişkin Vergi Mahkemesi kararının ilgili hüküm fıkrasına yöneltilen davacı istinaf başvurusunun reddinde hukuka uyarlık bulunmamıştır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacı temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının; faize ilişkin hüküm fıkrasının BOZULMASINA,
3. Davalı idare temyiz isteminin reddine,
4.Kararın, tahakkuk ettirilen kurumlar vergisinin davaya konu edilen kısmına ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA, 17/03/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.