Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2014/3318 Esas 2015/1810 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/3318
Karar No: 2015/1810
Karar Tarihi: 09.04.2015

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2014/3318 Esas 2015/1810 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2014/3318 E.  ,  2015/1810 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olan bakiye alacağın tahsili istemiyle açılmış, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı yüklenicinin tüm, davalı iş sahibinin ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Davacı yüklenici şirket, işin yapımı için yanlar arasında 17.10.2008 tarihli sözleşme imzalandığını ve bu sözleşmeyle işin 240.000,00 TL (KDV hariç) bedelle üstlendiğini, sözleşme kapsamı işlerde yapılan değişiklikler ve ek işlerle birlikte bakiye 200.000,00 TL alacağının ödenmediğini iddia ederek işin teslim tarihinden itibaren reeskont-ticari faiziyle birlikte tahsilini istemiş, davalı dayanılan sözleşmeye karşı çıkmıştır. Gerçekte de dosyaya delil olarak sunulan 17.10.2008 tarihli sözleşme, davalı iş sahibinin imzasını taşımamaktadır. Sadece davacı imzasını taşıyan sözleşmenin taraflar yönünden bağlayıcı olduğunun kabulü mümkün değildir. Bu nedenle işin KDV hariç 240.000,00 TL götürü bedelle üstlenildiği benimsenerek düzenlenen 30.05.2012 tarihli asıl ve 02.12.2013 tarihli ek rapor esas alınarak hüküm kurulması doğru olmamıştır. Taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığından yapılan işin bedelinin BK"nın 366. maddesi uyarınca yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçleri esas alınarak bulunması gerekir. Nitekim mahkemece alınan 18.04.2011 günlü bilirkişi kurulu raporunda yazılı ve bağlayıcı bir sözleşmenin bulunmadığı kabul edilmek suretiyle ve tüm işlerin yapıldığı yılın serbest piyasa rayiçleriyle hesaplanması suretiyle yapılan işler tutarı 300.882,40 TL olarak bulunmuştur. Mahkemece bu rapor hükme esas alınmak ve davalının kanıtlanabilen ödemeler tutarı 171.580,00 TL mahsup edilmek suretiyle kalan 129.302,40 TL"nin tahsiline karar verilmesi gerekirken, iş bedeli yönünden alınan 2. bilirkişi kurulu raporu hükme dayanak yapılarak, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, davacı dava dilekçesinde alacağına reeskont-ticari faiz uygulanmasını talep ettiği halde davacı talebi aşılarak hükmün gerekçe bölümünde alacak tutarına avans faizi yürütüleceğinin belirtilmiş olması da doğru olmamış, kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılan nedenlerle davacı yüklenicinin tüm, davalı iş sahibinin sair temyiz itirazlarının reddine, hükmün 2. bent uyarınca temyiz eden davalı iş sahibi yararına BOZULMASINA, 1.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 09.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.