Resmi belgede sahtecilik - başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/4027 Esas 2019/6161 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/4027
Karar No: 2019/6161
Karar Tarihi: 11.09.2019

Resmi belgede sahtecilik - başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/4027 Esas 2019/6161 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kişinin, başkasının kimlik bilgilerini kullanarak düzenlenmiş sahte bir kimlik belgesini kullanması sonucu resmi belgede sahtecilik suçundan mahkum olduğunu belirtti. Ancak, aynı kişinin, yakalanması için bir tutuklama emri olduğunu bildiği halde sahte kimliğini kullanarak güvenlik görevlilerine kendini başka biri olarak tanıttığı suçlamasında ise mahkumiyet kararının hatalı olduğu sonucuna varıldı. Mahkeme, bu suçun unsurlarının oluşmadığını ve kişinin bir suç işleme kastı olmadığını belirterek hükmün bozulmasına karar verdi.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 268. maddesi
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi.
11. Ceza Dairesi         2019/4027 E.  ,  2019/6161 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    A) Sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan mahkûmiyetine dair hükme yönelik yapılan temyiz isteminin incelenmesinde;
    5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiile uyan suç tipi ile yaptırımın doğru biçimde belirlenip uygulandığı, kurulan hükümde bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanık müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükmün ONANMASINA,
    B) Sanığın başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan mahkûmiyetine dair hükme yönelik yapılan temyiz isteminin incelenmesinde;
    Önleyici kolluk faaliyeti kapsamında güvenlik güçlerince yapılan kimlik kontrolü sırasında, hakkında yakalama emri bulunduğunu bildiği için başkası adına düzenlenmiş sahte kimliği görevlilere gösteren sanığın, kimliğin ebatından ve renginden şüphelenen görevliler tarafından kimliğin gerçek olup olmadığının sorulması üzerine ibraz ettiği kimliğin gerçek olmadığını söyleyip gerçek kimliğini göstermesi şeklinde gerçekleşen somut olayda; sanığın, hakkında kendi kimlik bilgileri ile yakalamasının bulunduğu 5237 sayılı TCK’nin 268. maddesinde tanımlandığı şekilde bir suç işleyip kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek kastı bulunmadığından unsurları oluşmayan suç yönünden beraatine karar verilmesi gerekirken mahkûmiyetine karar verilmiş olması,
    Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.