3. Hukuk Dairesi 2017/8873 E. , 2019/5121 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalının 01/06/2012 tarihli sözleşme ile taşınmazda kiracı olduğunu, davalı tarafından iş yerinin 15/05/2015 tarihinde tahliye edildiğini, 2014 yılı Eylül, Ekim, Kasım, Aralık ayları ile 2015 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan ve Mayıs ayından da 15 günlük kira bedellerinin ödenmediğini, kira alacağının tahsili için davalı aleyhine ... İcra Müdürlüğünün 2015/11171 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalının itirazın iptaline ve takibin devamına, %20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davacı ile arasında herhangi bir kira ilişkisinin bulunmadığını, kiracılık ilişkisinin 26/02/2013 tarihi itibari ile sona erdirildiğini, dava dışı ... ile davacı arasında 26/02/2013 tarihli 2 yıl süreli yeni bir kira sözleşmesinin imzalandığını, talep edilen ayların kiracılık sıfatının bulunmadığı yıllara ve aylara ait olduğunu ileri sürerek davanın reddine, kötü niyetli açılan dava ve icra takibi gereğince kötü niyetli davacı hakkında alacağın %20"sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece; davanın kabulü ile; davalının ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, takip konusu alacağın %20"si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Somut uyuşmazlıkta; davalı vekili tarafından yatırılan bilirkişi ücreti, posta masrafı ve gider avansından harcanmayan ve 208,00 TL olduğu tespit edilen tutarın davalıya iadesine ilişkin olarak karar verilmediği ve davalının bu yöndeki talebini 100,00 TL ile sınırlandırdığı anlaşılmıştır. Bu haliyle; davalı tarafından mahkeme veznesine yatırılan ancak harcanmadığı tespit edilen kısmın 100,00 TL’sinin davalıya iadesine yönelik olarak mahkemece bir karar verilmesi gerekirken, bu hususta hüküm kurulmamış olması doğru görülmemiştir.
Ne var ki yapılan bu yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK"un 438/7 maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün fıkrasının 6. bendine “Davalı vekili tarafından yatırılan ve kullanılmayan 100,00 TL gider avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine” ifadelerinin eklenmek suretiyle hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalı tarafa iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"un 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 29.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.