1. Ceza Dairesi 2017/3213 E. , 2018/1268 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tasarlayarak kasten öldürme
HÜKÜM : 5237 sayılı TCK"nun 82/1-a, 53. maddeleri uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...’in, maktul ...’ı kasten öldürme suçunun sübutu kabul, cezayı azaltıcı sebebin bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yetkiye, eksik incelemeye, haksız tahrikin koşullarının oluştuğuna yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine;
Ancak;
Suçun tasarlanarak işlendiğinin kabulü için; sanığın eylemini gerçekleştirmeye olay tarihinden önce karar vermesi, kararında sebat ve ısrar göstermesi, karar ile icra arasında makul bir süre geçmesinin gerektiği, oysa somut olayda sanığın öldürme kararı vermesi ile eylemi arasında, kararını soğukkanlı bir şekilde tekrar gözden geçirmesi için yeterli sürenin geçtiğine dair her türlü şüpheden uzak, somut ve inandırıcı kanıtların bulunmadığı, sanığın içinde bulunduğu tehevvür hali devam etmekte iken öldürme kararını verdiği ve eylemini gerçekleştirdiğinin kabulü gerektiği ve böylece tasarlamanın unsurlarının oluşmadığı anlaşıldığı halde, sanık hakkında gerçekleşen olaylar nedeniyle TCK’nun 81. maddesi uyarınca “kasten öldürmeye” suçundan hüküm kurulması yerine, suçun niteliğinde yanılgıya düşülerek, yazılı biçimde TCK’nun 82/1-a maddesi uyarınca “tasarlayarak öldürme” suçundan hüküm kurulması,
Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri doğrultusunda sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Yasaya aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, re’sen de temyize tabi olan hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, Üye ..."ın hükmün onanması gerektiğine ilişkin karşı oyu ve oy çokluğuyla 19.03.2018 tarihinde karar verildi.
KARŞI OY:
Sanık ... hakkında, Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda, TCK’nın 82/1-a maddesi uygulanarak sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş, sanık müdafinin temyizi üzerine Dairemizin sayın çoğunluğu sanığın eyleminin tasarlayarak öldürme olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar vermiştir.
Dairemizin sayın çoğunluğu ile aramızdaki uyuşmazlık sanığın öldürme suçunu tasarlayarak işleyip işlemediği noktasında toplanmaktadır.
Sanık 06/09/2014 tarihinde müdafi huzurunda Emniyet Müdürlüğünde verdiği ifadesinde, “çadırkentte kalanların kendisine maktul ... ile başkasıyla evli olan kız kardeşi ... arasında ilişki olduğunu söylediklerini, bu yüzden öldürme planları yaparken amcasının oğlu ...’dan yardım istediğini, onun kendisine bir tabanca ayarladığını, kampta iken maktul ile tanıştığını, maktulün uyuşturucu temin edebileceğini satacak bir ortam olup olmadığını sorduğunu, bu konuyu görüşürüz dediğini, bir süre sonra ...’i öldürmek için ona telefon açtığını, satılacak olan uyuşturucudan bir örnek getirmesini istediğini, buluşma yeri olarak ...’a bağlı ... köyüne gelmesini istediğini, ... köyünde buluştuklarını, buluştukları yerin...nehrinin kenarı olduğunu, köye uzak bir bölgede buluştuklarını, maktul gelmeden önce tabancayı otların arasına sakladığını, maktulün kendisine sucuk nerede diye sorduğunu, ... tarafında olduğunu söylediğini, maktulün nehirden geçmek için hazırlandığını, suya girip sınırı geçeceği için cep telefonunu, cüzdanını ve uyuşturucuyu kendisine verdiğini, ...’in suya girip bir iki adım attığını, bu sırada ...’in sırtına doğru iki el ateş ettiğini, maktulün cep telefonunun sim kartını, uyuşturucu numunesini ve cüzdanını ... nehrine attığını, oradan ...’ye geçtiğini, cep telefonunu olaydan 5 gün sonra ...’de sattığını” beyan etmiştir.
Sanık Cumhuriyet Savcılığında ve Mahkemede tahrik uygulanmasına ve öldürmenin nitelikli olmadığına dair savunmalarını sürekli olarak kendi lehine geliştirmiş ise de, Mahkeme sonradan değiştirilmiş bu savunmalara itibar etmemiş ve sanığın eyleminin Emniyet Müdürlüğünde vermiş olduğu ifadesinde belirttiği gibi olduğunu kabul etmiştir. Sanığın Emniyet Müdürlüğünde vermiş olduğu ifadesinde belirtiği gibi maktulün sırt kısmından vurulmuş olması, cep telefonu ile ilgili HTS kayıtlarına göre olay sırasında ülkemiz sınırlarında olması gözetildiğinde sanığın Emniyet Müdürlüğünde müdafi huzurunda verdiği beyanın doğru olduğu anlaşılmaktadır.
Sanık evli olan kız kardeşinin maktul ile ilişkisini öğrendikten sonra onu öldürmeye karar vermiştir. Öldürme fiilini gerçekleştirmek için amcasının oğlundan silah temin etmiş, maktulü öldürmeyi rahatlıkla gerçekleştirmek için onu ... köyüne uyuşturucu temin edeceği bahanesiyle telefonla çağırmış, köyün uzağında bir yerde...nehri kenarında onunla buluşmuş, uyuşturucunun ... tarafında karşıda olduğunu söyleyerek maktulün suya girmesini sağlamış ve yaptığı plan gereği otların arasına koyduğu silahı alarak maktulü sırt kısmından vurarak savunmasız bir pozisyonda iken onu öldürmüştür.
Sanığın kız kardeşiyle maktulün ilişki yaşadığı anlatıldığında onu öldürmeyi kafasına koymuş olması, öldürme fiilini gerçekleştirmek için silah temin etmiş olması, maktulü bir bahane ile köyün uzağındaki ıssız olan olay yerine yönlendirmiş olması, suçta kullanacağı tabancayı otların arasına saklayıp getirdiği uyuşturucuların karşı kıyıda olduğunu söyleyerek maktulün suya girmesini sağladıktan sonra maktule sırt kısmından savunmasız bir pozisyonda ateş ederek onu öldürmüş olması gözetildiğinde, eylemin tasarlanarak gerçekleştirildiği kabul edilmelidir. Tasarlamanın varlığını kabul için failin iç dünyasını ilgilendiren durumlar hukuk sisteminin konusu olamaz. Failin dış dünyaya yansıyan davranış ve eylemlerine baktığımızda öldürme suçunun tasarlanarak işlendiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda izah edilen nedenlerle sanığın öldürme suçunu tasarlayarak işlediğini düşündüğümden, Dairemizin sayın çoğunluğunun eylemin niteliksiz kasten öldürme olduğuna dair görüşüne katılmıyorum.