Esas No: 2022/2806
Karar No: 2022/3748
Karar Tarihi: 16.03.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/2806 Esas 2022/3748 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/2806 E. , 2022/3748 K."İçtihat Metni"
Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
No : 2020/884-2021/2060
İlk Derece
Mahkemesi :... 37. İş Mahkemesi
No :2019/241-2020/120
Dava, yaşamlarını yitiren sigortalı eş ve baba üzerinden hak sahibi sıfatıyla çift ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti, Kurum işleminin iptali ve alacak istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi davalı Kurum vekili tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacıya, eşinin vefatı nedeniyle dul aylığı bağlandığını, 5434 sayılı Yasaya tabi olduğunu, bağkurlu babası... ın da daha önce öldüğünü davacının başvurusu üzerine yetim aylığı bağlandığını, 1479 Sy ya göre ikinci aylığın bağlanmasının yasal olduğunu, davacının çalışmadığını kendi çalışmalarından dolayı kurumdan aylık almadığını, ancak kurumun Ocak 2016 dan itibaren babadan aylık alması sebebiyle bildirimlerin brüt asgari ücretin üzerinde olduğundan bahisle babadan bağlanan aylığı kestiğini borç çıkarttığını ve eşten ödenen aylıktan kesinti yapıldığını, daha sonra babadan dolayı nisan 2018 de aylığın tekrar bağlandığını buradan da bakiye borç için kesinti yapıldığını 24.004,74 TL'nin tahsil edildiğini belirterek, kurumun babadan bağlanan aylığın iptali işleminin iptali aylığın kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanması, ödenmeyen aylıkların tahakkuk tarihlerinden itibaren yasal faizleri ile birlikte ödenmesi gerektiğinin tespitini, aylıktan yapılan 24.004,74 TL kesintinin kesinti tarihlerinden itibaren yasal faizi ile birlikte iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP:
DavalI Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; yetki süre itirazında bulunmuş yapılan işlemin yasaya ve genelgeye uygun olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
"Davacının davasının kabulü ile,
Davacının 5434 sy tabi eşi ...'ndan dul aylığı alırken 2926 sy tabi babası... Danacı'dan 01.02.2011 den itibaren bağlanmış aylığın iptaline dair kurum işleminin ve bu iptal sebebiyle 01.02.2011-01.02.2016 dönemi ödenmiş aylıklar karşılığı 123.161.95 TL borç çıkartılmasına dair kurum işleminin iptaline,
Davacıya babasından bağlanan aylığın kesilme tarihinden itibaren yeniden bağlanması gerektiğinin tespitine ve bu tarihten ( 01.02.2016 ) kurumca aylığın 2. kez bağlandığı 01.01.2018 tarihine kadar geçen dönem aylıkların tahakkuk tarihlerinden itibaren yasal faizi ile ödenmesi gerektiğinin tespitine,
Kurumun kesme ve borç tahakkuku işlemi nedeniyle davacının eşinden bağlanmış aylıktan ve babası üzerinden 2. Kez 01.01.2018 de bağlanmış aylıktan yapılan yersiz ödeme kesintileri toplam 24.004.74 TL'nin kesinti tarihlerine göre 970.91 TL sinin 03.05.2016, 1019.47 TL'sinin 03.08.2016, 1019.47 TL'sinin 03.11.2016, 1050.06 TL'sinin 03.02.2017, 1050.06 TL'sinin 03.05.2017, 1122.73 TL'sinin 03.08.2017, 1122.73 TL'sinin 03.11.2017, 1185.86 TL'sinin 03.02.2018, 2050.49 TL'sinin 28.04.2018, 1185.86 TL'sinin 03.05.2018, 157.73 TL'sinin 28.05.2018, 157.73 TL sinin 13.06 2018, 1289.26 TL'sinin 03.08.2018, 2238.53 TL'sinin 28.10.2018, 1289.26 TL'sinin 03.11.2018, 172.19 TL'sinin 28.11.2018, 172.19 TL'sinin 28.12 .2018, 1427.60 TL'sinin 03.02.2019, 758.96 TL'sinin 19.02.2019, 758.96 TL'sinin 28.02.2019, 189.74 TL'sinin 28.03.2019, 189.74 TL sinin 28.04.2019, 1427.60 TL'sinin 03.05.2019, 189.74 TL'sinin 28.05.2019, 189.74 TL'sinin 28.06.2019, 199.24 TL'sinin 28.07.2019, 1418.89 TL'sinin 03.08.2019 dan itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davacıya kurumca iadesine, " şeklinde karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığından bahisle, istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı vekili, yasal mevzuat uyarınca davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek söz konusu kararının bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dosya kapsamı incelendiğinde, 09.09.2009 tarihinde yaşamını yitiren sigortalı eşi üzerinden 5434 sayılı Kanun hükümleri gereğince ölüm aylığı bağlanan davacıya, 05.07.1993 günü ölen 1479 sayılı Kanuna tabi sigortalı babası üzerinden de ölüm aylığı bağlandıktan sonra kesilip borç tahakkuk ettirildiği ve Nisan 2018 den itibaren tekrar bağlandığı, kurum işleminin iptali, aylığın kesildiği tarihten itibaren tekrar bağlanması ve alacak istemli işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve “Ölüm aylığının hak sahiplerine paylaştırılması” başlığını taşıyan 34. maddesinde, sigortalının evli olmayan, boşanan, dul kalan kızlarına ölüm aylığı bağlanabilmesi, bu Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olma koşullarına bağlanmış, “Aylık ve gelirlerin birleşmesi” başlıklı 54. maddede ise bu Kanuna göre bağlanacak aylık ve gelirlerin birleşmesi durumunda, hem eşinden, hem de ana ve/veya babasından ölüm aylığına hak kazananlara, tercihine göre eşinden ya da ana ve/veya babasından bağlanacak aylığının bağlanacağı hüküm altına alınmıştır.
Belirtilen açıklamalar ışığında dava dosyası incelendiğinde, babası üzerinden aylık alma açısından hakkı doğuran olay eşinin vefat ettiği tarih olacağından, söz konusu tarihteki ilgili mevzuatın yukarıda belirtilen maddeleri uyarınca davacının çift aylığa hak kazanamadığı belirgindir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının, HMK'nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine oy birliğiyle, 16/03/2022 gününde karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.