MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Sanık hakkında, suça konu... Bankasından verilme 15.500 TL bedelli, 29.11.2011 tarihli sahte çeki, temyiz dışı sanık ..."ya, onunda aralarındaki ticari ilişkiye istinaden müşteki ..."e verdiği iddiası ile resmi belgede sahtecilik suçundan cezalandırılma talebi ile açılan kamu davasında; sanığın tüm aşamalarda temyiz dışı sanık ..."e böyle bir çek vermediğini ve herhangi bir ilgisinin bulunmadığını savunması, müşteki ..."in çeki ..."dan almış olduğu hali ile bankaya ibraz ettiğini beyan etmesi, alınan bilirkişi raporuna göre de, çek üzerindeki yazı ve imzanın sanığın eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği, çekte sanığa ait bir ciro işlemi bulunmaması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından, belgede sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdirinin mahkemeye ait olduğu göz önüne alınıp, öncelikle suça konu olduğu iddia edilen çek aslının duruşmaya getirtilip incelenmek suretiyle, özellikleri duruşma tutanağına yazılıp denetime olanak verecek şekilde dosyada bulundurulması, bankaya ibraz edilen ve sahte olduğu anlaşılan çek arkasındaki ciro silsilesi içerisinde adı geçen ... ve ..."un tanık olarak dinlenmesi ve söz konusu çekin sanık ..."in eline nasıl geçtiğinin sorularak belirlenmesi, sonucuna göre tüm deliller tartışılarak sanığın hukuk durumunun saptanması gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2- Kabule göre;
a)Hükümden sonra 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenirytıygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 11.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.