14. Hukuk Dairesi 2018/4616 E. , 2019/4975 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.08.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, 23 adet taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesini talep ve dava etmiştir.
Bir kısım davalılar, taşınmazların satışını istemediklerini beyan etmişlerdir.
Mahkemece, davanın kabulü ile ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, bir kısım davalılar temyiz etmiştir.
I-Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Mahkemece paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının hüküm sonucunda gösterilmesi gerekir.
Satışına karar verilen taşınmaz;
a)Paylı mülkiyet hükümlerine konu ise satış bedelinin paydaşların tapudaki payları oranında,
b)Elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olması halinde satış bedelinin mirasçılık belgesindeki paylar oranında,
c)Hem paylı, hem de elbirliği mülkiyeti halinin bir arada bulunması halinde ise satış bedelinin tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına karar verilmesi gerekir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalar olup, sonuçta kazanan ve kaybeden taraftan söz edilemeyeceğinden yargılama giderleri ve vekalet ücretinin taraflara payları oranında yükletilmesi gerekir.
II- Dava konusu taşınmazlarda kamulaştırma şerhi bulunduğu takdirde kamulaştırma belgeleri getirtilerek kamulaştırma işlemlerinin kesinleşip kesinleşmediği araştırılmalı, kamulaştırma kesinleşmişse kamulaştırılan kısmın ifrazı için davacıya uygun bir süre verilerek taşınmazın kalan kısmının ortaklığının giderilmesine karar verilmesi gerekir.
Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.
Somut olaya gelince:
1-Dava konusu 133 ada 7; 138 ada 12, 64, 65; 176 ada 65 ve 67; 184 ada 66, 67, 69, 70, 109; 189 ada 81; 200 ada 43; 201 ada 3; 209 ada 4; 2010 ada 16; 216 ada 32,33 parsel sayılı taşınmazlar yönünden; satıştan elde edilecek bedelin paydaşların tapu kaydındaki ve mirasçılık belgesindeki hisselerine göre dağıtılması gerekirken denetime elverişli olmayan bilirkişi raporu ve mirasçılık belgesine göre ödenmesine karar verilmesi; kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir edilen vekalet ücretinin davalılardan satış bedelinin dağıtılmasındaki oranlarda tahsiline karar verilmesi gerekirken müştereken tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiş ise de belirtilen hususlar kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nın 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Dava konusu 138 ada 60 ve 82 parsel sayılı taşınmazlar ile 199 ada 12 parsel sayılı taşınmazların kaydında 2942 sayılı yasanın 31/B maddesi uyarınca şerh bulunduğu anlaşıldığından, kamulaştırmaya ilişkin belgeler getirtilerek kamulaştırma işlemlerinin kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılması, kamulaştırma işlemleri kesinleşmiş ise kamulaştırılan kısmın ifrazı için davacı tarafa uygun bir süre verilmesi ve taşınmazın kalan kısmının ortaklığının giderilmesine karar verilmesi gerekirken, mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Diğer yandan, dava konusu 133 ada 2 ve 6 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında davalılardan ..., ..., ..., ..., ... lehine muhdesat şerhi bulunduğu anlaşıldığından Dairemizin yukarıda değinilen ilkelerine göre muhdesat oranlaması yapılarak, satıştan elde edilecek gelirin muhdesata isabet eden kısmının muhdesat sahibi paydaşlara, geri kalanının ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılmasına karar verilmesi gerekirken, muhdesat şerhi dikkate alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle dava konusu 133 ada 7; 138 ada 12, 64, 65; 176 ada 65 ve 67; 184 ada 66, 67, 69, 70, 109; 189 ada 81; 200 ada 43; 201 ada 3; 209 ada 4; 2010 ada 16; 216 ada 32,33 parsel sayılı taşınmazlar yönünden hüküm fıkrasının ikinci bendinde yer alan "bilirkişi raporu"" ibaresinin hüküm sonucundan çıkarılarak yerine "tapu kaydı" ibaresinin yazılmasına, hüküm fıkrasının beşinci bendinde yer alan “müştereken” ibaresinin hüküm sonucundan çıkarılarak yerine "satış bedelinin dağıtılmasındaki oranlarda" ibaresinin yazılmasına hükmün HUMK"nun 438/7. maddesi gereğince DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle 138 ada 60 ve 82 parsel, 199 ada 12 parsel sayılı taşınmazlar ile 133 ada 2 ve 6 parsel sayılı taşınmazlar yönünden temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 30.05.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.