12. Hukuk Dairesi 2014/9333 E. , 2014/13710 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Beykoz İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 25/10/2013
NUMARASI : 2013/268-2013/407
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına, HUMK.nun 438. ve İİK"nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi:
Şikayetçi borçluların, ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürdüğü sair iddialarının yanısıra kıymet takdiri ve satış ilanının kendilerine tebliğ edilmediğini belirterek ihalenin feshini talep ettikleri, mahkemece, tebligatların usulüne uygun yapıldığı ve ihalenin yasal mevzuata uygun olduğu gerekçesiyle istemin reddine karar verildiği görülmektedir.
7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre; tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. 6099 Sayılı Yasa"nın 3. maddesi ile eklenen aynı maddenin 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır.
Aynı Kanun"un tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina başlıklı 21. maddesine, 6099 Sayılı Yasa"nın 5. maddesi ile eklenen 2. fıkrasında; "Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır" hükmü yer almaktadır.
Söz konusu 7201 Sayılı Yasa"nın 10. maddesi ile ilgili değişikliğe ilişkin kanun gerekçesinde, kişilere getirilen adres kayıt sistemi zorunluluğu ile birlikte işleyişin kolaylaştığı dile getirilmiş, ancak yapılan yeni düzenlemeyle, öncelikle yine bilinen en son adrese tebligat yapılacağı, tebligatın yapılmasını isteyenin veya tebligatı çıkartan makamın bildirdiği adresin, tebligata elverişli olmadığının anlaşılması ya da bu adrese tebligat yapılamaması halinde, muhatabın 5490 Sayılı Kanun"a göre adres kayıt sistemindeki adresinin bilinen en son adresi olarak kabul edileceği ve tebligatın buraya yapılacağı açıklanmış, değişiklik ile birlikte adres kayıt sistemi dışında başkaca adres araştırması yapılmasının gerekmeyeceği vurgulanmıştır.
7201 Sayılı Yasanın 21. maddesi ile ilgili değişikliğe ilişkin kanun gerekçesinde ise, 21/1. maddeye göre bilinen en son adrese çıkartılan tebligattan sonuç alınamazsa, 10. madde gereği adres kayıt sistemindeki adres esas alınarak başkaca araştırma yapılmaksızın o adrese tebligat çıkarılacağı açıklanmıştır. Bunun yapılabilmesi için de tebligatı çıkaran merciin, adresin, adres kayıt sistemindeki mernis adresi olduğunu tebliğ evrakında belirtmesi gerekmektedir.
Ayrıca Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2.maddesinde; "Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır, ayrıca başkaca adres araştırması yapılmaz. 79. maddenin ikinci fıkrasına göre renkli bastırılan tebligat zarfında, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek bu adrese tebligat yapılacağına dair meşruhata yer verilir" düzenlemesi yer almaktadır. Bu yönetmeliğe göre 7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 21/2. Maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran mercice, tebligat çıkarılan adresin, muhatabın, adres kayıt sistemindeki adresi olduğuna dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesi zorunludur. Yani; tebligatı çıkaran merci tarafından adres kayıt sistemine ilişkin olarak şerh verilmeden dağıtıcı tarafından 2l/2. maddeye göre tebliğ işlemi yapılamaz.
Tüm bu açıklamalar doğrultusunda kişiye önce bilinen en son adresi esas alınarak Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesine göre tebligat çıkartılmalı, adres tebligata elverişli değilse ya da tebligat yapılamazsa adres kayıt sistemindeki adresine buna ilişkin şerh verilerek 21/2. madde uyarınca tebligat çıkartılmalıdır.
Somut olaya bakıldığında; Ankara 17. İcra Müdürlüğü"nün 2011/18505 esas sayılı dosyasında borçlulardan M.. A.."ın daha önce ödeme emri tebliğ edilen adresine kıymet takdirine ilişkin tebligatın herhangi bir şerh verilmeksizin çıkartıldığı, ancak dağıtıcı tarafından, muhatabın taşındığı, adresin kapalı olduğu, adres kayıt sistemindeki adresi olduğunun tespit edildiği belirtilerek, muhtara haber verildiği, 2 nolu haber kağıdı kapıya yapıştırılarak TK."nun 21/2.maddesine göre 04.12.2013 tarihinde tebliğ işleminin tamamlanmış olduğu anlaşılmaktadır. Daha önce bu adrese veya muhatabın başka bir adresine çıkarılan tebligatın bila tebliğ döndüğüne ilişkin, Dairemize gönderilen dosya içerisinde bir tebligat parçasına rastlanmadığı gibi, tebligat üzerinde çıkaran merci tarafından adresin, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğu için tebligatın TK."nun 21/2.maddesine göre yapılacağına ilişkin bir şerh bulunmadığından şikayetçiye çıkarılan kıymet takdirine ilişkin tebligatın, bu haliyle TK."nun 10/2 maddesine ve Tebligat Yönetmeliği"nin 16/2. maddesine aykırı olduğu ve dolayısıyla TK"nun 21/1 ve 21/2 maddelerine uygun bir tebligat bulunmadığından usulsüz olduğu anlaşılmıştır. Yine aynı şekilde adı geçen borçluya Beykoz İcra Müdürlüğü"nün 2012/1210 Tal. sayılı dosyasından aynı adrese çıkartılan satış ilanına dair tebligatın da, mazbata üzerinde TK"nun 21/2. maddesine ilişkin şerh bulunmaksızın posta memuru tarafından muhatabın taşındığı tespit edilerek ve adres kayıt sistemindeki adresi olduğu belirtilmek sureti ile TK"nun 21/2. maddesine göre 06.05.2013 tarihinde usulsüz olarak yapıldığı görülmüştür.
Öte yandan ihalenin feshini talep eden borçlulardan .. Klima A.Ş."ye kıymet takdirine ya da satış ilanına dair tebligatın hiç çıkartılmadığı anlaşılmaktadır. Hatta Ankara 17. İcra Müdürlüğü"nün 2011/18505 esas sayılı dosyasından gönderilen 11.04.2013 tarihli taşınmazın satışına ilişkin talimat yazısında, adı geçen şirketin borçlular arasında gösterilmediği, dolayısıyla tebliğ yapılacak ilgililer içerisinde de yer almadığı görülmektedir.
Bu durumda, borçlu M.. A.."a yapılan kıymet takdiri ve satış ilanı tebligatlarının usulsüz olması, ayrıca borçlu şirkete ise hiç yapılmamış olması nedeniyle, icra müdürlüğünce yaptırılan kıymet takdirine ve alınan rapora karşı borçluların itiraz haklarını kullanamadığı ve kıymet takdiri kesinleştirilmeden ihalenin yapıldığı anlaşılmakla, ihale bedeli muhammen bedel üzerinde olsa dahi zarar unsurunun oluştuğunun kabulü gerekir.
O halde, satış ilanının da borçlulardan M.. A.."a usulsüz tebliğ edilmiş olması ve borçlu şirkete hiç tebliğ edilmemiş olması nedeni ile mahkemece, şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/05/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.