5. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/18694 Karar No: 2012/26195 Karar Tarihi: 12.12.2012
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2012/18694 Esas 2012/26195 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2012/18694 E. , 2012/26195 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın görev yönünden reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacılar vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece; idari yargının görevli olduğundan bahisle, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; dava konusu taşınmazın 1995 yılında, 1/1000 ölçekli imar planında belediye hizmet alanı olarak ayrıldığı, ancak, o tarihten sonra, dava konusu taşınmazın, amacına uygun olarak imar programlarına alınmadığı ve sorumlu idare tarafından kamulaştırılmayarak, mal sahiplerinin mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlandığı anlaşılmıştır. Öte yandan; 1995 yılından beri belediye hizmet alanı olarak ayrılmış bulunan dava konusu taşınmaz üzerinde, davacıların ileriye yönelik, inşaat yapma gibi kişisel tasarruflarda bulunma, rayiç değer üzerinden satma, kiralama, yararlı değişiklikler yapma gibi mülkiyet hakkının sahibine verdiği yetkileri kullanma hakkı kısıtlanarak Anayasanın 35.maddesi ile güvence altına alınan bu hakkın, kamu menfaatleri ile bireysel haklar arasındaki adil dengenin bozulmasına yol açacak şekilde kullanılmaz duruma getirildiği ve kamulaştırmasız el atma olgusunun gerçekleştiği anlaşılmıştır. Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1-6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetilerek, taşınmazın aynına ilişkin davaya bakmanın Adli Yargının görevi dahilinde olduğu kabul edilip, işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu dosyaya ilişkin Uyuşmazlık Mahkemesi kararı bulunmadığı halde, aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir. Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 12.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.