Esas No: 2020/7422
Karar No: 2022/1888
Karar Tarihi: 18.03.2022
Danıştay 8. Daire 2020/7422 Esas 2022/1888 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2020/7422 E. , 2022/1888 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/7422
Karar No : 2022/1888
TEMYİZ EDENLER : 1-(Davacı) …
VEKİLİ : Av. …
2-(Davalı) … Birliği
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, İzmir İlinde faaliyet gösteren … Özel Ağız ve Diş Sağlığı Merkezinin ortağı ve mesul müdürü olarak görev yapmaktayken hakkında tesis edilen meslekten sürekli alıkonma işleminin ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile iptal edildiği belirtilerek işlem nedeniyle mahrum kalınan 67.199,62-TL maddi tazminatın iptal davası tarihi olan 07/04/2011 tarihinden, 100.000,00-TL manevi tazminatın ise dava tarihinden işletilecek yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; Mahkemelerinin 12/02/2019 tarihli ara kararı ile davacıdan; "Yüksek Disiplin Kurulu'nun … tarih ve … sayılı meslekten sürekli men kararının uygulanmaya başladığı 19/04/2011 tarihinden önceki tarihlerde mesul müdür olarak görev yaptığına ilişkin bilgi ve belgelerin, Sosyal Güvenlik Kurumu'nun … tarih ve … sayılı yazısı ekinde sunulan Hizmet Dökümünden davacının 30/06/1979 ile 10/01/2012 tarihleri arasında gelir getirici bir faaliyetinin bulunmadığı anlaşıldığından, bu duruma ilişkin açıklama yapılarak dayanak bilgi ve belgelerin, Mesul Müdür …'ın Hizmet Dökümü'nden 06/06/2006 tarihinden sonra gelir getirici bir faaliyetinin bulunmadığı anlaşıldığından, bu duruma ilişkin açıklama yapılarak dayanak bilgi ve belgelerin, 10/01/2012 ile 30/04/2014 tarihleri arasında İzmir İli'nden Manisa İli'ne günlük gidiş-dönüş yapıldığına ilişkin bilgi ve belgeler ile tazminat talebine ilişkin dayanak tüm bilgi ve belgelerin istenildiği, 21/03/2019 tarihinde Mahkemelerinin kaydına giren davacının ara karar cevabı ekinde yer alan Hizmet Dökümünden 19/04/2011 tarihinden önceki tarihte gelir getici bir faaliyetinin bulunmadığı, …'ın Mesul Müdür olarak görevlendirildiğinin anlaşıldığı, Manisa İlinde görev yapmaktayken İzmir İlinden gidiş-dönüş yapıldığına ilişkin bilgi-belgenin dava dosyasına ibraz edilemediğinin görüldüğü, bu kapsamda; ... İdare Mahkemesi'nin kararı ile iptal edilen işlemin uygulanmaya başlandığı tarihten önce davacının gelir getirici bir faaliyetinin bulunmadığı, İzmir İlinden Manisa İline gidiş-dönüş sebebiyle oluştuğu ileri sürülen zararın somut bilgi ve belge ile ispatlanamadığı, dava dışı … Özel Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi tarafından mesul müdür olduğundan bahisle …'a ödenen tutarın davacının uğramış olduğu maddi zarar olarak nitelendirilemeyeceği anlaşıldığından, davacının maddi tazminat talebinin reddi gerektiği sonucuna varıldığı; manevi tazminat talebi hakkında ise, işlem nedeniyle davacının Manisa İlinde görev yapmak durumunda kaldığı göz önünde bulundurulduğunda 20.000,00-TL'nin davanın açıldığı tarihten itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte tazmini gerektiği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davacının 67.199,62 TL maddi tazminat talebi ile 100.000,00 TL manevi tazminat talebinin 80.000,00 TL'lik kısmının reddine; 20.000,00 TL manevi tazminat talebinin davanın açıldığı 04/02/2016 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte tazmini talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve taraflarca ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca tarafların istinaf başvurularının reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davacının İddiaları: Maddi tazminat taleplerine yönelik İdare Mahkemesince bilirkişi incelemesi yaptırılmamış olmasının bozma sebebi olduğu, 19.04.2011-10.01.2012 arası dönem yönünden, iptal edilen işlemin uygulanmaya başlandığı tarihten önce davacının gelir getirici faaliyetinin bulunmadığı tespitine dayanılmış ise de; SGK’dan emekli olduktan sonra … Özel Ağız ve Diş Sağlığı Merkezini kurduğu, bu merkezin büyük paylı ortağı ve mesul müdürü olarak faaliyet gösterdiği, bu hususta Bağ-Kur bildirimi, mesul müdürlük görevini yürüttüğüne ilişkin evrak ile kurumlar vergisine ilişkin kayıtların dosyaya sunulduğu, Odanın meslek uygulamasından sürekli men kararı alması karşısında; mesleğini yapıp karşılığında ücret almamasının düşünülemeyeceği, Manisa İlinde çalıştığı dönemle ilgili olarak, ikamet kayıtlarının ve istifa nedeninin dosyaya sunulduğu, davalı idarenin Manisa İlinde ikamet ettiğine dair bir beyanının bulunmadığı, 2 yıl 3 ay 20 günlük uzun bir süre boyunca yaptığı her masrafa ilişkin faturayı saklamasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı, bu döneme ilişkin memur yolluk ve giderleri esas alınarak ödeme yapılması gerektiği, üçüncü kişinin mesul müdür olarak atanması yönünden; Ağız ve Diş Sağlığı Hizmeti Sunulan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkındaki Yönetmeliğin 14. maddesi gereği mesul müdür atanmasının zorunlu olduğu, davacının da 19.04.2011 tarihine kadar mesul müdürlük görevini yürüttüğü, böylelikle dışardan birinin atanması ve ayrıca ücret ödenmesinin önüne geçildiği, kendisinin görevi bırakması üzerine bir süre diğer ortağı mesul müdür olsa da işleri yoğunluk sebebiyle yürütemediği için dışarıdan işe alınan …'ın göreve getirildiği, …'a yapılan ödemelerin kendisi göreve devam etse idi yapılmayacak ödemeler olduğu, dolayısıyla davacının uğramış olduğu maddi zarar kapsamında yer aldığı, manevi tazminat isteminin reddedilen kısmı yönünden ise; davacının kısa bir süre zarfında muhatap olduğu disiplin soruşturmasına konu edilen eylemlerine bakıldığında, hiçbirinin diş hekimliği faaliyeti, hasta mağduriyeti, yanlış teşhis ve tedavi gibi asli konulara ilişkin olmadığı, tamamının reklam ve tanıtım faaliyetleri ile ilgili olduğu, hal böyle iken davacının diş hekimliği yapamayacak bir cezaya maruz bırakılmasının haksız, meslek etiğiyle bağdaşmayan ve ağır hizmet kusurunu içeren bir yaptırım olduğu, işlem sebebiyle Manisa'da iş bulmak zorunda kaldığı, hissesini devrettiği ve ekonomik güçlük yaşadığı, manevi tazminata hükmedilirken olayın özel hal ve şartları yanında ilgililerin sosyal mevkilerinin, öğrenim derecesinin ve iktisadi durumunun da gözetilmesi gerektiği, hükmedilen manevi tazminatın, manevi zararı karşılayıcı nitelikte olmadığı ve tatmin sağlamadığı, bu nedenle maddi tazminat talebinin tümden reddi ile manevi tazminat talebinin reddedilen kısmı yönünden kararın bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.
Davalının İddiaları: Her idari işlemin iptalinin idarenin tazminat sorumluluğunu doğurmayacağı, davacının disiplin sicili incelendiğinde birçok disiplin cezasının bulunduğu, reklam yasağına aykırı davranmayı itiyat haline getirdiği, idari tasarruf niteliğindeki işlemin yoruma dayalı iptalinin tazminat sorumluluğu doğurmayacağı, meslekten sürekli alıkonulma cezası uygulanmasına davacının kendisinin sebebiyet verdiği, daha önce de benzeri eylemlerde bulunarak reklam yapan davacının, hakkında açılan soruşturmalara ve verilen disiplin cezalarına rağmen tıbbi deontoloji ve meslek etiği kurallarını hiçe sayarak disiplin suçları işlemeye devam etmekte olduğu, manevi tazminata davacının kişisel kusuru dikkate alınmadan karar verildiği, bu haliyle davacının manevi zararından söz edilmesinin mümkün olmadığı ileri sürülmüştür.
KARŞI TARAF SAVUNMALARI :
Davalının Savunması: Savunma verilmemiştir.
Davacının Savunması: Davalı idarenin manevi tazminat talebi yönünden ileri sürmüş olduğu iddialarının yerleşmiş yargı içtihatları ve uygulamalar ile ağır hizmet kusurunun varlığı karşısında yerinde olmadığı, 40 yıllık mesleki tecrübesi olan davacının 6 aylık süre içinde aldığı disiplin cezaları ile suç işlemeye eğilimli bir kişi olarak gösterilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğu savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
4. Kesin olarak, 18/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.