Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü: 5237 sayılı TCK’nun 50/1-b maddesinin uygulanmasında kanuna aykırı bir husus görülmediğinden tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir. Dosya içeriğine ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Müştekinin 10.06.2014 tarihinde 22.00 sıralarında uyuduğunu, ertesi gün 11.06.2014 tarihinde sabah uyandığında hırsızlık olayını farkettiğini söylediği ve suça sürüklenen çocuğun suçlamayı kabul etmediği olayda, hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından gece sayılan zaman dilimi içinde işlendiğine ilişkin kanıtların nelerden ibaret olduğu karar yerinde açıklanıp tartışılmadan 5237 sayılı TCK’nun 143 ve 116/4. maddeleri gereğince uygulama yapılarak cezalar tayin edilmesi, 2-Çocuk Haklarına Dair Sözleşme"nin 40/3-4. maddesi, Birleşmiş Milletler Çocuk Ceza Adaleti Sisteminin Uygulanması Hakkında Asgari Standart Kuralları"nın 16. maddesi, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 34/3. maddesi, Çocuk Koruma Kanunu"nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik"in 17. maddesindeki hükümler birlikte değerlendirildiğinde, sosyal çalışma görevlilerinin suça sürüklenen çocukların özelliklerini, toplumda yapıcı bir rol üstlenmesini ve mahkemece yararlanılabilecek toplumsal kaynakların tanınmasını sağlamak üzere düzenleyecekleri sosyal inceleme raporu giderlerinin ve sosyal çalışmacıya ödenen ücretin yargılama gideri olarak suça sürüklenen çocuğa yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 24.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.