Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/1417
Karar No: 2022/3918
Karar Tarihi: 21.03.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/1417 Esas 2022/3918 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, davacı şirketin borçlu olmadığının tespiti ve ödeme emrinin iptali ile davalı kuruma ihtirazi kayıtla ödenen tutarın faiziyle istirdadı istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi davayı reddederken, istinaf başvurusu da esastan reddedilmiştir. Ancak davacı vekilinin temyiz itirazları kabul edilerek ilk derece mahkemesi hükmü bozulmuştur. Kararda, ödeme emrinin usulüne uygun olmadığı, davacı şirketin borcu bulunmadığı ve itiraz süresinin hak düşürücü nitelikte olduğu belirtilerek, itiraz yolunun iş mahkemesi olduğu vurgulanmıştır. Kanun maddeleri ise 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 58. ve 55. maddeleri ile 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 88. maddesidir.
10. Hukuk Dairesi         2022/1417 E.  ,  2022/3918 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
    İlk DereceMahkemesi : ... 25. İş Mahkemesi


    Dava, ödeme emrinin iptali, davacı şirketin borçlu olmadığının tespiti,davalı Kuruma ihtirazi kayıtla ödenen 291.825,00 TL’nin faizi ile istirdadı istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı vekili, davacı şirketin anahtar teslimi fabrika inşaatı için ... Endüstriyel Taah. Uluslararası Tic. ve San. A.Ş. firması ile sözleşme imzaladığını, bu sözleşmeler kapsamında müteahhit ... firması adına ... sicil numarası ile işyeri açılışları yapıldığını, davalı Kurum tarafından ... Endüstriyel Taah. Uluslararası Tic. ve San. A.Ş. firmasının ödenmeyen prim borçları nedeniyle davacı şirkete ödeme emri tebliğ edildiğini, işin anahtar teslimi olarak verilmesi nedeniyle davacı şirket ile bu firma arasında alt işveren/asıl işveren ilişkisinin kurulmadığından prim borcunun davacı şirketten istenmesinin hukuka aykırı olduğunu, davalı kurum kayıtlarında borç görünen toplam tutarın ihtirazi kayıtla davalı kurumun banka hesabına davacı şirketçe 29/07/2016 ve 01/08/2016 tarihlerinde ödenmek zorunda kalındığını, bu ödemenin davalı kurum nezdinde sebepsiz zenginleşmeye yol açtığını belirterek, ödeme emirlerinin iptaline, davacı şirketin borcu bulunmadığının tespitine, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile cebri icra tehdidi karşısında davalıya ihtirazi kayıtla ödenen 291.825,00 TL'nın sebepsiz zenginleşme nedeniyle ödemenin yapıldığı 29/07/2016 ve 01/08/2016 tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı kurumdan istirdadına karar verilmesini talep etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    Mahkemece, 7 gün hak düşürücü süre içinde davanın açılmamış olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    Bölge Adliye Mahkemesince, davacı şirketin iddiasındaki dava dışı ... Endüstriyel Taah Uluslararası Tic. ve San. A.Ş. ile olan ilişkisi araştırılıp, her iki şirket arasındaki ilişkinin alt-üst işveren ilişkisi olduğu ve ödeme emri gönderilen davacı şirket yönetim kurulu başkanı ... tarafından davanın yasal süresinde açılmayarak, adı geçen hakkında ödeme emrinin kesinleştiği anlaşılmakla, kararın vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı vekili, sözleşme konusu işin anahtar teslimi verilmesi nedeniyle üst işveren sıfatı, dolayısıyla prim borcundan sorumluluğu bulunmadığını,ödeme emrinin kesinleştiğine dair değerlendirmenin hatalı olduğunu belirterek kararı temyiz etmiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESAS İNCELEMESİ
    Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58.maddesine göre; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtiraz etmezse borç kesinleşmiş olur.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.04.2001 gün ve 2002/21-201 E. 2002/297 K.; 24.03.2004 gün ve 2004/10-164 E. - 2004/170 K. sayılı kararlarında da benimsendiği üzere itiraz davası için öngörülen yedi (7) günlük sürenin hak düşürücü nitelikte olduğu konusunda kuşku bulunmamaktadır. Hak düşürücü süre, niteliği itibariyle defi değil, bir itiraz olup; sonuçlarını kendiliğinden meydana getirir ve resen gözönünde tutulmalıdır.
    Kurum alacağı için 6183 sayılı Kanunun 55.maddesi uyarınca düzenlenip, tebliğ edilen ödeme emrine karşı borçlu, anılan Yasanın 58. maddesi uyarınca 7 gün içinde iş mahkemesine itiraz davası açabilir.
    Anılan madde metninde, itirazın, “vergi itiraz komisyonuna yapılacağı” hükmü yer almakta ise de, mülga 506 sayılı Kanunun 80.maddesinin “Kurum alacaklarının tahsilinde 21.07.1953 tarih ve 6183 sayılı Kanunun uygulanmasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde, alacaklı Sigorta Müdürlüğünün bulunduğu yer İş Mahkemesi yetkilidir” düzenlemesi ve yürürlükte bulunan 5510 sayılı Kanunun 88. maddesinin “Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun uygulamasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde, Kurumun alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesi yetkilidir” hükümleri ile birlikte davalı Kurum bünyesinde 6183 sayılı Kanunun itiraz mercii olarak belirttiği vergi itiraz komisyonunu bulunmaması hususları birlikte değerlendirildiğinde, maddede belirtilen vergi itiraz komisyonuna itiraz yolunun; ... alacaklarının tahsili yönünden 6183 sayılı Kanunun uygulanmasından doğacak uyuşmazlıklarda, iş mahkemesine dava açılması gerekmektedir.
    Eldeki dosyada,davacı ... Harç San ve Tic.AŞ adına 2016/63400 ile 2016/63410 arası dosyalardan çıkarılan 11 adet ödeme emrinin davacı şirkete tebliğ edilemediği, Kurum tarafından aynı takip dosyalarından bu defa şirket yetkilisi ... adına ödeme emri düzenlenerek söz konusu ödeme emirlerinin ...’na mernis adresinde 26/07/2016 tarihinde tebliğ edildiği, şirket yönetim kurulu başkanı olan ...’nun 29/07/2016 ve 01/08/2016 tarihlerinde davacı şirket adına ihtirazi kayıtla prim borcunu ödediğine dair dekontların dosyaya ibraz edildiği, iş bu davanın, ödeme emirlerinin iptali, davacı şirketin Kuruma borçlu olmadığının tespiti ve istirdat istemleri ile, davacı şirket adına 08/08/2016 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.
    Davacı ... Harç Sanayii ve Ticaret A.Ş. ‘ne ödeme emrinin tebliğ edilemediği, 26/07/2016 tarihinde ...’na tebliğ edilen ödeme emirlerinin ise,davacı şirket adına değil, şirketi temsil ve ilzam sorumluluğuna dayanılarak ... adına düzenlenip tebliğ edildiği, buna göre davacı şirkete usulüne uygun bir ödeme emri tebliğ söz konusu olmadığı halde, mahkemece, davaya konu ödeme emirlerinin 26/07/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 08/08/2016 da 7 günlük hak düşürücü süre içinde açılmadığı gerekçesi ile ödeme emirlerinin kesinleştiğine dair değerlendirmesi hatalı bulunmuştur.
    Öte yandan, davacı şirket adına, şirket yetkilisi tarafından 29/07/2016 ve 01/08/2016 tarihlerinde ödeme yapıldığına dair dekontlar bulunup, bu tarihin şirket açısından ödeme emrine ıttıla tarihi olup olmadığı araştırılarak, geçersiz tebligatın davacı şirket yönünden bu suretle geçerli hale geldiğinin kabulü durumunda davanın süresinde açılıp açılmadığı değerlendirilmeli, aksi halde işin esasına girilerek karar verilmelidir.
    O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, 21/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi