2. Ceza Dairesi Esas No: 2019/2913 Karar No: 2019/4962 Karar Tarihi: 14.03.2019
Karşılıksız yararlanma - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2019/2913 Esas 2019/4962 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme kararı, bir Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve bir kişinin karşılıksız yararlanma suçu nedeniyle mahkum edildiği bir davadır. Ancak, suçun işlendikten sonra yürürlüğe giren bir yasa maddesi uyarınca, zararın tamamen tazmin edilmesinin dava açılması için bir şart olduğu hatırlatılmıştır. Mahkeme ayrıca, kurum zararının belirlenmesi ve sanığın usulüne uygun şekilde bildirimde bulunulmasının gerektiğini belirtmiştir. Mahkeme kararında belirtilen kanun maddeleri şunlardır: 6352 sayılı Kanun'un 84. maddesi ve 5237 sayılı TCK'nın 168. maddesi (5. fıkra).
2. Ceza Dairesi 2019/2913 E. , 2019/4962 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Karşılıksız yararlanma HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 05/07/2012 tarihinden sonra işlenen suçlar bakımından, 6352 sayılı Kanun"un 84. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 168. maddesine eklenen 5. fıkra uyarınca, zararın soruşturma tamamlanmadan önce tazmin edilmesi halinde kamu davası açılamayacağı, başka bir anlatımla zararın giderilmemesinin dava şartı olduğu dikkate alındığında, soruşturma aşamasında şüpheliye, belirlenen vergili ve cezasız zarar miktarını kamu davası açılmadan önce tamamen tazmin etmesi halinde hakkında dava açılmayacağı da hatırlatılarak usulünce bildirimde bulunulup, makul bir süre tanınması ve soruşturma aşamasında zararın tamamen tazmini halinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi, tamamen tazmin edilmemesi halinde ise dava açılması gerekmektedir. Ancak anılan şekilde soruşturma aşamasında kurum zararı bilirkişiye tespit ettirilmeden ve tespit ettirilse dahi usulünce bildirimde bulunulmadan sanık hakkında dava açılması halinde sanık kovuşturma aşamasında zararı tamamen giderirse, zarar soruşturma aşamasında giderilmiş gibi, 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi gereğince kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi, ayrıca sanığın 5237 sayılı TCK"nın 168. maddesinin 5. fıkrası hükmünden kaç kez yararlandığının denetimi açısından verilecek kararın 6352 sayılı Kanun"un 103. maddesi ile 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu"nun 6. maddesine eklenen 2. fıkra uyarınca adli sicilde bunlara mahsus sisteme kaydının sağlanması gerekir. Somut olayda; soruşturma aşamasında sanığa usulüne uygun bildirimde bulunulmaması karşısında, katılan kurumun vergili ve cezasız zararı bilirkişiye hesaplattırılarak, bilirkişi tarafından hesaplanan zararın makul süre içerisinde giderilmesi halinde 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca kovuşturma koşulu gerçekleşmediğinden hakkında düşme kararı verileceğine dair sanığa ihtaratta bulunulup sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 14/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.