9. Ceza Dairesi Esas No: 2013/11080 Karar No: 2014/789 Karar Tarihi: 21.01.2014
Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2013/11080 Esas 2014/789 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, başkasına ait kimlik bilgilerini kullanarak araç kullanmak suçundan yargılanan sanığın hüküm giyme kararını bozmuştur. Kararda, TCK'nın 53/1. maddesi sanık hakkında uygulanmamış olsa da, güvenlik tedbiri niteliğinde bulunan hürriyeti bağlayıcı cezanın kanuni sonucu olarak her zaman uygulanabileceği belirtilmiştir. TCK'nın 268. maddesinde, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanmanın, soruşturma veya kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla yapılması gerektiği vurgulanmıştır. Sanığın kardeşinin kimlik bilgilerini kullandığı resmi belge düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçunu işlediği ifade edilmiştir.
9. Ceza Dairesi 2013/11080 E. , 2014/789 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 9 - 2012/108265 Mahkemesi : Urla Asliye Ceza Mahkemesi Tarihi : 21.12.2011 Numarası : 2011/155 - 2011/1060 Suç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: TCK"nın 53/1. maddesi sanık hakkında uygulanmamış ise de; madde ile düzenlenen hak yoksunluğunun kazanılmış hak teşkil etmeyip, güvenlik tedbiri niteliğinde bulunması nedeniyle hürriyeti bağlayıcı cezanın kanuni sonucu olarak her zaman uygulanması mümkün görülmüştür. TCK"nın 268. maddesinde düzenlenen suçun oluşabilmesi için failin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma veya kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanması gerektiği; somut olayda, uygulama yapan polis ekiplerince durdurulan ve hakkında sürücü belgesiz araç kullanması nedeniyle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu gereğince resmi bir belge düzenlenmesi sırasında kardeşi S.. Ç.."in kimlik bilgilerini kullanan ve idari yaptırım tutanağı düzenlenmesine neden olan sanığın eyleminin TCK"nın 206. maddesinde düzenlenen resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçunu oluşturacağı hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 21.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.