
Esas No: 2021/489
Karar No: 2022/1314
Karar Tarihi: 21.03.2022
Danıştay 12. Daire 2021/489 Esas 2022/1314 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 12. Daire Başkanlığı 2021/489 E. , 2022/1314 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/489
Karar No : 2022/1314
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Başkanlığı
VEKİLİ : I. Hukuk Müşaviri …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Balıkesir İli, Kepsut İlçesi, … Mahallesi Camii imam hatibi olarak görev yapan davacının, Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan "Atanmalarında dini öğrenim şartı esas alınan unvanlarda; itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslâm törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu şeklinde ortak bir nitelik taşımak." şartını kaybettiğinden bahisle, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98. maddesinin (b) bendi uyarınca görevine son verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile yoksun kaldığı parasal hakların ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dava konusu işlemin tesisinden önce … tarih ve … sayılı savunma istem yazısıyla, isnat edilen fiil sebebiyle davacının savunmasının istenildiği, söz konusu savunma istem yazısının 11/04/2019 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, idari soruşturma neticesinde hazırlanan 04/03/2019 tarihli rapor esas alınarak 04/04/2019 tarihli Olur'la davacının görevinin sona erdirildiği görüldüğünden, davacı hakkında disiplin cezası tesis edilmeden evvel savunmasının alınması gerekirken, savunma verme süresinin dolması beklenmeden, dolayısıyla usulüne uygun soruşturma yapılmadan tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı; hukuka aykırı olduğu saptanan dava konusu işlem sebebiyle yoksun kaldığı parasal haklarının davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptaline, yoksun kaldığı parasal hakların davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; dava konusu işlemin disiplin cezası değil, 657 sayılı Kanun'un 98/b maddesi uyarınca göreve son verme işlemi olması nedeniyle, işlemin tesisinden önce davacının savunmasının alınması gerekmediğinden, Mahkemenin bu gerekçesinde isabet görülmeyerek işin esasına geçildiği; davacının fuhuş yapan kişiyle para karşılığı ilişkiye girdiği, bu hususun yapılan adli soruşturma sonucu görev yaptığı çevrede duyulmuş olduğu hususu dikkate alındığında, davacının imam hatiplik için taşıması gereken "itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslâm törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olması" koşulunu kaybettiği sonucuna varıldığından, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98. maddesinin (b) bendi uyarınca görevine son verilmesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık, dava konusu işlemin iptaline dair Mahkeme kararında ise hukuki isabet bulunmadığı; öte yandan, dava konusu işlem hukuka uygun olduğundan, davacının bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakların ödenmesi talebinin de yerinde olmadığı gerekçesiyle, davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulüne, İdare Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Savunma hakkının, adil yargılanma hakkının bir unsuru olduğu, savunma vermesi beklenmeden tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı, kaldı ki işlediği iddia edilen eylemin çevrede bilinir olduğuna ilişkin somut delil de sunulmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacının görevine son verilmesine ilişkin işlemin disiplin işlemi olmadığı, atanmasında aranan ortak nitelik şartını kaybettiği için tesis edildiği; öte yandan, davacının üzerine atılı olan ve göreviyle bağdaşmayan fiili işlediğinin sabit olduğu belirtilerek, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile Mahkeme kararının kaldırılması ve davanın reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 21/03/2022 tarihinde, kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.