22. Hukuk Dairesi 2012/15587 E. , 2013/4569 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, bayram ve genel tatil ile hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesini emeklilik sebebiyle feshettiğini, hak ettiği işçilik alacaklarının işveren tarafından ödenmediğini beyanla, kıdem tazminatı, fazla çalışma, yıllık izin, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının hak ettiği kıdem tazminatı alacağının ödendiğini, dava konusu edilen sair işçilik alacaklarına ise hak kazanılmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesini emeklilik sebebiyle feshettiği, dava konusu alacaklara hak kazandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçiye kıdem tazminatı alacağı için ödeme yapılıp yapılmadığı ve işçinin fazla çalışma karşılığı ücretlere hak kazanıp kazanmadığı noktalarında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, davalı vekilince işçiye kıdem tazminatı ödemesi yapıldığı savunulmuştur. Dosyada banka hesap dökümleri bulunmamakla birlikte, hükme esas alınan bilirkişi raporunda işçinin ücretlerinin banka aracılığıyla ödendiği bildirilmiştir. Anılan sebeple, davacı işçiye kıdem tazminatı ödemesi yapılıp yapılmadığı hakkında, banka hesap dökümlerinin celp edilerek incelenmesiyle, davalının savunmasının doğruluğunun araştırılması gerekirken yazılı şekilde eksik araştırmayla karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
3-4857 sayılı İş Kanunu"nun 41. maddesine göre haftalık kırkbeş saati aşan çalışmalar fazla çalışma sayılır. Anılan Kanun"un 63. maddesinde ise, “Aksi kararlaştırılmamışsa bu süre, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanır. Tarafların anlaşması ile haftalık normal çalışma süresi, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine, günde onbir saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabilir. Bu halde, iki aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresini aşamaz. Denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile dört aya kadar artırılabilir” şeklinde kurala yer verilmiştir.
Günlük çalışma süresinin onbir saatten fazla olamayacağı Kanunda emredici şekilde düzenlendiğinden, tespit edilen fazla sürelerin denkleştirmeye tabi tutulmaması, onbir saati aşan çalışmalar için zamlı ücret ödenmesi gerekir.
Somut olayda, davacı işçi, davalı işverene ait işyerinde servis şoförü olarak, yirmidört saat çalışma, yirmidört saat dinlenme esasına göre çalışmıştır. Davacının işin niteliğine göre yirmidört saatlik çalışmada yemek, içme ve benzeri ihtiyaçları nedeni ile on saat ara dinlenme yaptığı, günlük çalışma süresinin ondört saat olduğu ve onbir saati aşan üç saatlik günlük çalışmasının fazla çalışma olduğu kabul edilmelidir. Buna göre davacının bir hafta dokuz saat, diğer hafta oniki saat fazla çalışma yaptığı anlaşılmaktadır. Anılan şekilde, fazla çalışma ücret alacağı hesaplanmalı ve daha sonra hakkaniyet indirim oranı yeniden değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir. Yazılı gerekçe ile fazla çalışma ücret alacağının, davacı işçinin ortalama haftalık dört saat fazla çalışma yaptığı kabul edilerek, hüküm altına alınması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.