3. Hukuk Dairesi 2020/7623 E. , 2021/3919 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 3. TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen tazminat davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı tarafın istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; eşinin 27/07/2016 tarihinde davalı hastanede diğer davalı doktorlarca yapılan miyom alınması ameliyatında vefat ettiğini, olay sonrasında ameliyatı yapan davalı doktorlar ile görüştüğünü ve tatmin edici bir yanıt alamadığını, eşini kaybetmesi sonucunda psikolojisinin de bozulduğunu ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 1.000 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 150.000 TL manevi tazminatın davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalılardan hastane ve ...; ölüm sebebinin ancak yaptırılacak bilirkişi incelemesi ve otopsi sonucunda belli olacağını, miyom ameliyatının riskleri arasında ölüm ihtimalinin de bulunduğunu, ölünün bu riskleri bilerek ve yazılı onam belgesini okuyup imzalayarak ameliyata girdiğini savunarak, davanın reddini istemişlerdir.
Davalı ...; hasta üzerinde çalıştığı sürenin 50-55 dakika olduğunu, operasyonda tarafına atfedilebilecek bir kusur bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince; soruşturma aşamasında savcılıkça alınan adli tıp raporu alınarak davanın reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge adliye mahkemesince, davacı tarafın istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davacı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10.maddesinin 3. ve 4. fıkralarında "Bu davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur.
Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısında avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir." düzenlemesine yer verilmiştir.
Yine aynı tarifenin 13. maddesinde ise, "Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla ( 7 inci maddenin ikinci fıkrası, 9 uncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile 10 uncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.
Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez." denilmektedir.
Bu itibarla, ilk derece mahkemesince, karar tarihinde yürülükte olan tarifenin yukarıda ifade hükümleri gereğince reddedilen maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden davalılar lehine ayrı ayrı maktu vekalet ücretlerine hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile 14.830 TL nisbi vekalet ücretine hükmedilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ve ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanması, HMK"nın 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı tarafın sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (5) nolu bendinin çıkartılarak yerine "Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden dolayı reddedilen maddi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T.’nin 13. maddesi gereği hesaplanan 1.000 TL’nin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden dolayı reddedilen manevi tazminat üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T.’nin 10/3 ve 10/4 maddeleri gereği hesaplanan maktu 990 TL’nin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine," ifadesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 12/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.