11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/10253 Karar No: 2019/6086 Karar Tarihi: 10.09.2019
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/10253 Esas 2019/6086 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından açılan Resmi Belgede Sahtecilik suçuna ilişkin davada, sanığın bilgilerini içeren sahte sürücü belgesi ibraz ederek trafik ceza tutanağı düzenlettirdiği iddiasıyla yargılandığı belirtiliyor. Ancak olayda kullanılan sahte sürücü belgesinin ele geçirilemediği için aldatma niteliğini haiz olup olmadığının tespit edilemediğinden, resmi belgede sahtecilik suçunun unsurları itibarıyla oluşmayacağına karar verilmiştir. Bununla birlikte sanığın aynı müşteki adına farklı tarihlerde trafik ceza tutanağı düzenletmesi sebebiyle ayrı soruşturmalar yürütüldüğü belirtilmiş ve bu dosyaların incelenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kararda yer alan kanun maddeleri ise şöyledir: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 206. ve 53. maddeleri.
11. Ceza Dairesi 2017/10253 E. , 2019/6086 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Sanık hakkında, olay tarihinde hız sınırını aştığı gerekçesi ile görevlilerce cezai işlem uygulanırken, müştekinin bilgilerini içeren sahte sürücü belgesi ibraz ederek trafik ceza tutanağı düzenlettirdiği iddiası ile açılan davada; olayda kullanılan sahte sürücü belgesinin ele geçirilemediği ve bu nedenle aldatma niteliğini haiz olup olmadığı tespit edilemeyeceğinden, resmi belgede sahtecilik suçunun unsurları itibarıyla oluşmayacağı; 04.05.2011 tarihli trafik idari para cezası karar tutanağını müşteki ... adına düzenlenmesine sebep olmaktan ibaret eyleminin ise; 5237 sayılı TCK"nin 206. maddesinde düzenlenen "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan" suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Sanığın, aynı müşteki adına farklı tarihlerde trafik ceza tutanağı düzenlenmesine sebebiyet verdiği ve bu tutanaklarla ilgili olarak ayrı soruşturmalar yürütüldüğü anlaşılmakla; söz konusu soruşturma dosyalarının akıbetleri araştırılarak sanık hakkında bu tutanaklarla ilgili olarak kamu davası açılıp açılmadığının araştırılması ve açıldığının anlaşılması halinde dava dosyalarının duruşmaya getirtilerek incelenmesi ve bu dosyayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosya arasına alınmasından sonra sanığın eylemlerinin zincirleme suç hükümleri yönünden değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi, 3-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.09.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.