17. Hukuk Dairesi 2016/6934 E. , 2019/3460 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 20.03.2019 Çarşamba günü davalılar vekili Av. ... geldi. Davacılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalılar vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, 19.10.2010 tarihinde, müvekkillerinden Osman"ın sevk ve idaresindeki aracın bölünmüş yol yapımını üstlenen davalı şirketlerin oluşturduğu ortaklık tarafından yapılmakta olan alt geçite (menfeze) düşmesi sonucu aynı araçta yolcu olarak bulunan Emine ve diğer davacı ..."ın ağır yaralandıklarını, aracın ağır hasar aldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı ... için 10.000,00 TL manevi tazminat ile 29.489,60 TL hasar bedelinin; davacı ... için 1.000,00 TL maddi ve 45.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 19.10.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile davacı ... için maddi talebini 153.237,21 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 7.000,00 TL manevi tazminat ile 29.489,60 TL hasar bedelinin; davacı ... için 153.237,21 TL (17.390,66 TL"si iş ve güçten kalma zararı, 135.846,55 TL"si kısmi-daimi iş göremezlik zararı olmak üzere) maddi ve 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde ve özellikle, ceza dosyasında alınan bilirkişi raporundaki kusur dağılımının oluşa uygun olması sebebiyle benimsenmesinde ve uzman bilirkişice düzenlenen maddi tazminata ilişkin raporun (aşağıdaki 2 nolu bent dışında) hükme esas alınmasında, manevi tazminatların takdirinde B.K.nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalılar vekilinin aşağıdaki bentlerin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasında cismani zarar ve hasar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda davacı ..."nin kaza tarihinde herhangi bir işte çalışmadığı, ev hanımı olduğu dosya kapsamı ile sabittir. Mahkemece, hükme esas alınan aktüer raporunda davacının ev hanımı olduğu ve asgari ücret düzeyinde gelir elde edeceği kabul edilerek hesaplama yapılması yerindedir. Ancak anılan raporda aktif dönemde ücretin netleştirilmesi sırasında asgari geçim indiriminin dikkate alınması hatalı olmuştur. Davacının zararının hesaplanması sırasında esas alınan asgari ücret, bir çalışmanın karşılığı değil ekonomik bir değer taşıyan yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinin karşılığıdır. Hal böyle olunca da ücretle fiilen çalışanlara uygulanmak için getirilen asgari geçim indiriminin, ücretli bir çalışmanın söz konusu olmadığı ev hanımı olan davacının uğranılan zararın hesaplanması sırasında dikkate alınamayacağı açıktır.
O halde mahkemece, daha önce rapor düzenleyen bilirkişiden, yukarıda ifade olunan hesaplamaya göre AGİ dâhil edilmemiş net asgari ücret üzerinden aktif dönem için (pasif dönem AGİ"siz hesaplandığından) hesaplama yapılması konusunda ek rapor alınıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, hatalı hesaplamaları içeren bilirkişi raporuna göre, yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
3-Davacı tarafça, dava öncesi Kadıköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2010/31 D.iş sayılı dosyasında araç hasar bedelinin tespiti talep edilmiş, yapılan inceleme sonucu araçta 29.489,60 TL hasar oluştuğu belirlenmiş, mahkemece başkaca inceleme yapılmadan tespit dosyasındaki rapora dayanılarak hasar talebi yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Haksız eylemlerde zarar sorumluları, gerçek zarardan sorumlu olurlar. Gerçek zararın HMK"nın 266.maddesi gereğince konusunda uzman bilirkişi marifetiyle tespiti ve bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olması gerekir.
Mahkemece hükme esas alınan ve itiraza uğrayan ve tek taraflı olarak yaptırılan tespit dosyasındaki makina mühendisi bilirkişisi raporu hüküm kurmaya ve denetime elverişli değildir. Raporda, aracın ağır hasara uğradığı belirtilerek hasar miktarı belirlenmiş, aracın tamirinin ekonomik olup olmadığı değerlendirilmemiştir.
O halde, mahkemece, dosyanın hasar konusunda uzman yeni bir bir makine mühendisi bilirkişiye tevdii ile aracın markası, modeli, yaşı ve hasarın boyutu, yapılan ödemeler gibi hususlar birlikte irdelenmek suretiyle, kaza tarihinde aracın tamirinin ekonomik olup olmadığı, ekonomik ise, hasar bedeli, ekonomik değil ise kaza tarihindeki ikinci el satış bedeli ile kazadan sonraki hurda (sovtaj) değerinin tespit edilmesi, belirlenen rayiç değerden de aracın hurda bedeli indirilmek suretiyle davacının gerçek zararının tespiti yönünden ayrıntılı, gerekçeli, denetime açık bir rapor alınması ve dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle tespit dosyasındaki raporlar yetinilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
4-Kabule göre, mahkemece hükmün 1.bendinde tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, tahsilde tekerrür olmamak kaydının hangi mahkemenin ilamına yönelik olduğunun belirtilmemesi doğru görülmemiş olup eleştiri konusu yapılmakla yetinilmiş bozma sebebi yapılmamıştır.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2)ve(3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve 2.037,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılara verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 25/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.