Esas No: 2022/3074
Karar No: 2022/4027
Karar Tarihi: 22.03.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/3074 Esas 2022/4027 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İş Mahkemesi'nde görülen bir hizmet tespiti davasında, davalı şirketin iflas etmesi ve tasfiye haline girmesi nedeniyle ehliyeti sınırlandırılıp sınırlandırılmadığı konusunda tereddüt oluşmuştur. Mahkeme, davalı şirketin ticaret sicil kayıtlarını getirterek araştırma yapılması ve tasfiye halinin devam etmesi halinde şirketi temsile yetkili tasfiye memurlarına usulüne uygun şekilde gerekçeli kararın tebliği sağlanması gerektiğini belirterek dosyanın geri çevrilmesine karar vermiştir. Bu karar, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi gereği, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 432. maddesi prosedürü işletildikten sonra incelenecektir.
Kanun Maddeleri:
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi
- Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 432. maddesi
- 1086 sayılı Yasa'nın temyize ilişkin hükümleri
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili ve davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Bir ticaret şirketinin taraf bulunduğu bir dava devam ederken şirket tasfiye haline girerse, şirketin taraf ehliyeti son bulmaz. Zira, şirketin tüzel kişiliği tasfiye amacıyla sınırlı olmak üzere devam eder. Şirket davada taraf olarak kalmayı sürdürür; yalnız, şirket davada tasfiye memurları tarafından temsil edilir (Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, C. I, ... 2001, s. 935, aynı yönde görüş için bkz. İlhan E. Postacıoğlu, Medeni Usul Hukuku Dersleri, 6. Bası, ... 1975, s. 209 ). Ancak ortaklık, ticaret sicilinden kaydı silininceye kadar tüzel kişiliğini korur. Bu nedenle, gerek infisah gerekse fesih kararı, ortaklığın sonunu değil, tasfiye işlemlerinin başlangıcını ifade eder. (Hasan Pulaşlı, Şirketler Hukuku Temel Esaslar, 10. Baskı, 2011, s. 511; İsmail Doğanay, Türk Ticaret Kanunu Şerhi, C. II, 4. Baskı, 2004, s. 1309)
Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 10.06.2009 gün ve 2009/11-173 E. -2009/247 K sayılı ve 14.3.2012 tarih ve E. 2011/12-850, K. 2012/147 sayılı ilamlarında da; iflas eden şirketin ticaret sicilinden kaydı silinmekle dava ve taraf ehliyetinin sona ereceği kabul edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde, davalı şirketin ehliyetinin sınırlandırılıp sınırlandırılmadığı hususunda tereddüt hâsıl olmakla; mahkemece, davalı şirketin ticaret sicil kayıtları getirtilerek, davalı şirketin iflas edip-etmediği ve sicilden terkin edilip edilmediği araştırılarak, gıyabi hükmün, tasfiye halinin devam etmesi halinde, şirketi temsile yetkili tasfiye memurlarına usulüne uygun şekilde gerekçeli kararın tebliği sağlandıktan ve temyiz süresi geçtikten ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesindeki düzenleme gereği, gerektiğinde (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun Geçici 3. maddesinde yer alan 1086 sayılı Yasanın temyize ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiğine ilişkin düzenleme gereğince) Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, temyiz itirazlarının bu noksanlıklar giderilip dosya geldikten sonra incelenmesine, 22.03.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.