Esas No: 2022/3210
Karar No: 2022/4208
Karar Tarihi: 23.03.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/3210 Esas 2022/4208 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı, babası ve eşinden dolayı ölüm aylığı bağlanması talebinde bulunan davacının her iki aylığı da almasının mümkün olmadığını belirtip dava reddedilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesi, davanın kabulüne karar vermiş, istinaf başvurusuna davalı tarafından yapılmış ve istinafın reddine karar verilmiştir. Temyiz isteği üzerine davalının yararına olacak şekilde, dosyada belirtilen kanun maddeleri uyarınca davacının her iki aylık alamayacağı anlaşılmıştır. Bu nedenle, İlk Derece Mahkemesi hükmü bozulmuştur. 5510 sayılı Kanunun 34 ve 54. maddeleri, davacının çift aylık alamayacağı durumunun sebebini açıklayarak hüküm altına almıştır.
"İçtihat Metni"
Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
İlk Derece
Mahkemesi :... 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, yaşamlarını yitiren sigortalı eş ve baba üzerinden hak sahibi sıfatıyla çift ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti ile alacak istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 19.04.2016 tarihinde vefat eden ...'dan dolayı bağ-kur kolundan dul aylığı aldığını, yine 18.05.1997 tarihinde vefat eden ve sigorta (4-a) kolundan emekli olan babası ...'den dolayı yetim aylığı almak için talepte bulunmuşsa da iş bu talep ekinde ibraz olunan 14.11.2019 tarih ve 19190153-010.99-E.17670386 sayılı cevabı ile davalı kurumca reddedildiğini, müvekkilinin almakta olduğu aylıkların toplamının brüt asgari ücretinin altında olduğunu, bu durumda gerek babası gerekse eşinin ölüm tarihleri ve sigorta kolları nazara alındığında müvekkiline her iki aylığın birden bağlanması gerekmekte olup davalı kurumun talebin reddi kararı usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek Kurum işleminin iptaline, davalı kuruma başvuru tarihi olan 11.11.2019 tarihinden itibaren her iki aylığını birlikte bağlanmasına ve müvekkiline verilmesi gereken her bir yetim aylığının verilmesi gereken tarihlerden itibaren ayrı ayrı yasal faizi ile davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili kurumdan eşinden dolayı 4-b kapsamında aylık almakta olan davacı ...'ın, 18.05.1997 tarihinde vefat eden babası ...’den de ölüm aylığı talebinde bulunduğunu, 2018/38 sayılı Genelgenin Gelir ve Aylıkların Birleştirilmesi başlığı altında yer alan Kazananlar bölümünde, “Kanunun yürürlük tarihinden sonra vefat eden eşinden dolayı ölüm aylığı almakta iken ölüm tarihi Kanunun yürürlük tarihinden önce veya sonra olan babasından/annesinden dolayı farklı ya da aynı statü kapsamında 05.12.2017 tarihinden sonra ölüm aylığı bağlanması talebinde bulunanlara Kanunun 54. maddesine göre değerlendirme yapılarak tercih ettiği aylık ödenecektir.” denilmekle davacının her iki dosyadan da aylık almasının mümkün olmadığını, izah edildiği üzere davacının davasının haksız ve yersiz bir dava olduğunu, davacıya uygulanan idari işlemin usule ve yasaya uygun olduğunu, davacının davalı kurumca ihlal edilen bir menfaati bulunmadığını, davacıya yürürlükteki emeklilik rejiminin hükümlerinin uygulandığını, bu nedenlerle davacının davalı Kuruma karşı dava açmakta hukuki bir menfaati bulunmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
"1-Davanın kabulüne,
Davalı kurumun işleminin iptaline, davacının talep ettiği yetim maaşının 11/11/2019 tarihinden itibaren bağlanmasına, ödenmeyen aylıkların dava tarihinden itibaren yasal faizi ile hesaplanarak davalı kurumdan alınarak davacıya verilmesine," şeklinde karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığından bahisle, istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı vekili, yasal mevzuat uyarınca davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek söz konusu kararının bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dosya kapsamı incelendiğinde, 19.04.2016 tarihinde yaşamını yitiren sigortalı eşi üzerinden 1479 sayılı Kanun hükümleri gereğince kendisine ölüm aylığı bağlanan davacının 18.05.1997 günü ölen 506 sayılı Kanuna tabi sigortalı babası üzerinden de ölüm aylığı bağlanması ve alacak istemli işbu davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve “Ölüm aylığının hak sahiplerine paylaştırılması” başlığını taşıyan 34. maddesinde, sigortalının evli olmayan, boşanan, dul kalan kızlarına ölüm aylığı bağlanabilmesi, bu Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olma koşullarına bağlanmış, “Aylık ve gelirlerin birleşmesi” başlıklı 54. maddede ise bu Kanuna göre bağlanacak aylık ve gelirlerin birleşmesi durumunda, hem eşinden, hem de ana ve/veya babasından ölüm aylığına hak kazananlara, tercihine göre eşinden ya da ana ve/veya babasından bağlanacak aylığının bağlanacağı hüküm altına alınmıştır.
Belirtilen açıklamalar ışığında dava dosyası incelendiğinde, babası üzerinden aylık alma açısından hakkı doğuran olay eşinin vefat ettiği tarih olacağından, söz konusu tarihteki ilgili mevzuatın yukarıda belirtilen maddeleri uyarınca davacının çift aylığa hak kazanamadığı belirgindir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının, HMK'nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine oy birliğiyle, 23/03/2022 gününde karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.