Esas No: 2019/3555
Karar No: 2022/1196
Karar Tarihi: 21.03.2022
Danıştay 3. Daire 2019/3555 Esas 2022/1196 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2019/3555 E. , 2022/1196 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/3555
Karar No : 2022/1196
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:.., K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin …. tarih ve E:.. K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, asıl borçlu … Basınçlı Döküm Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi'nden alınamayan 2014 ve 2015 yıllarının muhtelif dönemlerine ait kamu alacağının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen …. tarih ve … ile … takip numaralı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu … takip numaralı ödeme emrinin …. numaralı satırlarında yer alan ve … takip numaralı ödeme emri içeriği amme alacaklarına isabet eden asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin tebliğ edilemediği hususunun, 213 sayılı Vergi Usulü Kanunu'nun 102. maddesinde yer alan komşularından bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden biri veyahut bir zabıta memuruna imzalatılmak suretiyle saptanmadığı ve ilanen tebligat da yapılmadığı, anlaşıldığından … takip numaralı ödeme emrinin değinilen kısmı ile … takip numaralı ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı, … takip numaralı ödeme emrinin diğer kısımları yönünden ise söz konusu amme alacaklarının tahsili için asıl amme borçlusu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, borcun ödenmemesi ve dava konusu edilmemesi üzerine asıl borçlu şirket hakkında yapılan mal varlığı araştırmasında şirkete ait iki araç tespit edildiği, tapu, deniz ve sivil hava taşıtı sorgulamalarının yapıldığı, ancak bankalar nezdinde mal varlığı araştırması yapıldığı yönünde bilgi ve belge sunulmadığı dolayısıyla şirket hakkındaki mal varlığı araştırmasının usulüne uygun şekilde tamamlanmadığı gerekçesiyle ödeme emirleri iptal edilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Kamu alacağının tahsili için asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin tebliğ edildiği ancak borcun ödenmediği, elektronik ortamda yapılan mal arlığı araştırmasından sonuç alınamadığından düzenlenen ödeme emirlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ….'NİN DÜŞÜNCESİ :Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 21/03/2022 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
(X)-KARŞI OY :
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 3. maddesinde "tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağı", amme borçlusunun haczedilen mal varlığına bu Kanun hükümlerine göre biçilen değerlerin amme alacağını karşılayamayacağının veya hakkında iflas kararı verilen amme borçlusundan aranılan amme alacağının iflas masasından tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması gibi nedenlerle tahsil dairelerince yürütülen takip muamelelerinin herhangi bir aşamasında amme borçlusundan tahsil edilemeyeceği ortaya çıkan amme alacakları şeklinde tanımlanmış, aynı Kanunun mükerrer 35. Maddesinde, "Tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacakları kanuni temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından bu Kanun hükümlerine göre tahsil edilir" hükmü öngörülmüş, 55. maddesinin 1. fıkrasında ise, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere 15 gün içinde borçlarını ödemeleri hususunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı belirtilmiştir.
Davacının kanuni temsilcisi olduğu şirketin vergi borçları nedeniyle adına düzenlenen ödeme emriyle takip edildiği olayda, asıl borçlu şirket hakkında yurt çapında yapılan mal varlığı araştırması sonucunda amme alacaklarının şirketten tahsil imkanı bulunmadığının anlaşıldığından ve şirketten tahsiline olanak bulunmayan kamu alacaklarının davacıdan tahsil yoluna gidilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığından, temyiz isteminin kabulü ile ödeme emirlerini iptal eden mahkeme kararına yöneltilen istinaf başvurusunun reddi yolundaki vergi dava dairesi kararının bozulması gerektiği oyuyla Daire kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.