22. Hukuk Dairesi 2012/15399 E. , 2013/4410 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
ADINA VEKİLİ AVUKAT ...
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, ücret alacağı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalıya ait oto tamirhanesinde 19.05.2006-19.10.2009 tarihleri arasında servis müdürü olarak çalıştığını, ilk altı aylık çalışma dönemi dışında ücretlerinin ödenmediğini, işyerinde fazla çalışma yaptığını, hak kazandığı yıllık izinleri kullanmadığını, iş sözleşmesinin işyerinin kapatılması sebebi ile işverence feshedildiğini, hak kazandığı işçilik alacaklarına karşılık işyerindeki malların kendisine devredildiğini, ancak daha sonra işverenin aleyhine icra takibi yaparak işçilik alacaklarına karşılık olarak verilen mal bedellerini kendisinden tahsil ettiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin davacının çalıştığını ileri sürdüğü işyerini 01.07.2008 tarihinde açtığını ve davacınında bu tarihte çalışmaya başladığını, taraflar arasındaki dostluk sebebi ile 19.05.2006-12.09.2007 ve 04.06.2008-02.07.2008 tarihleri arasında primlerini davacı tarafından ödemek kaydı ile müvekkiline ait inşaat işyerinden sigorta kaydının bildirildiğini, bu dönemde davacının fiilen çalışmasının bulunmadığını, davacının hak kazandığı ücret alacaklarının ödendiğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının davalıya ait farklı işyerlerinde 19.05.2006-19.10.2009 tarihleri arasında çalıştığı davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı taraf temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında, davacının, davalı işyerindeki çalışma süresi hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı, davalıya ait oto tamirhanesinde servis müdürü olarak 19.05.2006-19.10.2009 tarihleri arasında çalıştığını ileri sürmüştür. Davacıya ait Sosyal Güvenlik kayıtlarının incelenmesinde 19.05.2006-12.09.2007, 16.05.2008-03.06-2008 ve 04.06.2008-02.07.2008 tarihleri arasında davalı şirkete ait olan ancak inşaat alanında faaliyet gösteren işyerlerinden çalışma kaydının bildirildiği görülmektedir. 05.08.2008- 19.10.2009 tarihleri arasında ise davalı şirkete oto tamirhanesinden sigortalılık kaydı bildirilmiştir. Uyuşmazlık konusu dönem içerisinde yer alan 01.05.2008-01.05.2008 tarihleri arasında ise 1047978 sicil sayılı işyerinden bildirilen çalışma kaydı mevcuttur.
Davacı tanıklarının, davalıya ait işyerindeki çalışma süresine ilişkin bilgileri 2008 yılı sonrasına ilişkindir. Mahkemece davacının 19.05.2006-19.10.2009 tarihleri arasında davalıya ait işyerlerinde kesintisiz olarak çalıştığı kabul edilmiştir. Ancak 05.01.2008-01.05.2008 tarihleri arasında davacının çalışma kaydını bildiren 1047978 sicil sayılı işyerinin davalı şirkete ait olup olmadığı araştırılmamış ve davacının çalışmasının kesintiye uğrayıp uğramadığı hususunda tanık beyanları ayrıntılı şekilde tespit edilmemiştir. Eksik incelemeye dayalı hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı taraflar arasındaki diğer uyuşmazlık noktasını oluşturmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Somut olayda; davacı tanıklarının beyanı ile 05.08.2008-19.10.2009 tarihleri arasında davalı şirkete ait oto tamirhanesinde gerçekleşen çalışma süresi yönünden davacının fazla çalışma yaptığı anlaşılmaktadır. Ancak yukarıda da belirtildiği gibi, 01.05.2008-05.08.2008 tarihleri arasında davacının davalı şirkete bağlı olarak çalışıp çalışmadığı belirlenmemiştir. Bu dönemde davacının davalı şirkete bağlı çalıştığı kabul edilse dahi, dosya içerisinde mevcut ticaret sicil memurluğu kayıtlarından, davalı şirketin oto tamirhanesi işyerini 05.08.2008 tarihinde faaliyet geçirdiği anlaşıldığından, davacının 01.05.2008-05.08.2008 tarihleri arasında fiilen yaptığı iş tespit edilerek bu dönemde fazla çalışma yapıp yapmadığı ayrıca belirlenmeli, bildirilen davacı tanıklarının bu hususta bilgileri yok ise ilgili dönem dışlanarak hüküm kurulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 05.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.