
Esas No: 2021/11788
Karar No: 2022/4338
Karar Tarihi: 24.03.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/11788 Esas 2022/4338 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/11788 E. , 2022/4338 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
İlk DereceMahkemesi : ... Anadolu 20. İş Mahkemesi
Dava, hizmet ve prime esas kazancın tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı ve feri müdahil Kurum vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine dair hüküm verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı ve feri müdahil Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili; davacının 01.07.2008-31.10.2015 tarihleri arasında davalıya ait ... plakalı dolmuşta haftanın 6 gün ... isimli şahısla birlikte dönüşümlü olarak 12:00-24:00 saatleri arasında şoför olarak çalıştığını, çalışma döneminin son 6 aylık kısmında da ... isimli şahsın vefatı nedeniyle 08:00-21:00 saatleri arasında çalıştığını, son dönemdeki aylık maaşının net 1500,00 TL olduğunu, işverenin bu sürede sigortalı çalışmalarını kuruma bildirmediğini, bu nedenle davacının davalı nezdindeki sigortalılık başlangıcının 01.07.2008 tarihi olarak tespitini ve davalı işverene ait ...Plakalı dolmuşta 01.07.2008-31.10.2015 tarihleri arasında geçen çalışmalarının ve prime esas kazançlarının tespitini talep etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı işveren vekili; davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu, davacının çalışmalarının belirli olmadığını, devamlılık arz etmediğini, geçici olduğunu, çalışmaların kesintili olması nedeniyle de 2010 yılı öncesine ilişkin tespit isteminin hak düşürücü süreye uğramış olduğunu, ... da davalı adına kayıtlı bir işyerinin bulunmadığını, ... plaka sayılı aracın trafik kayıtlarının incelenmesi gerektiğini, davacının taşıt tanıma kartına sahip olup olmadığının araştırılmasını, davacının iddiasının kurum kayıtlarına eşdeğer belgelerle ispatlanmasını, davanın reddi gerektiğini beyan etmiştir.
Feri müdahil Kurum vekili; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesince; "-Davanın kısmen kabulü ile davacının davalı işyerinde;
01.07.2008-31.12.2008 tarihleri arasında 180 gün,
01.01.2009-31.12.2009 tarihleri arasında 360 gün,
01.01.2010- 31.12.2010 tarihleri arasında 360 gün,
01.01.2011- 31.12.2011 tarihleri arasında 360 gün,
01.01.2012- 31.12.2012 tarihleri arasında 360 gün,
01.01.2013- 31.12.2013 tarihleri arasında 360 gün,
01.01.2014- 31.12.2014 tarihleri arasında 360 gün,
01.01.2015- 31.10.2015 tarihleri arasında 300 gün,
prime esas asgari kazançla çalıştığının tespitine," karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili; davacının çalışmasının fiili olmadığını, ... plakalı araçta devamlı çalışması olmadığını, tanık beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, davacının ve davacının eşine ait kredi kartı ekstrelerinde BP Petrolleri A.Ş açıklaması ile harcamalar yapıldığı anlaşılmakta ise de hangi araç için yapıldığının anlaşılmadığını, idari para cezasına ait karar tutanağı ve trafik cezası bilgilerinde davacının isminin bulunmadığını, hakdüşürücü süre nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
Feri Müdahil Kurum vekili; Davacının prim talebi yönünden Kuruma başvurması gerektiğini, tanık beyanları arasındaki çelişkinin giderilmediğini, bordro tanıklarının dinlenmesi gerektiğini, 5 yıllık hakdüşürücü süre geçtikten sonra dava açıldığını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesi; Davalı ve feri müdahil vekillerinin istinaf istemlerinin reddine, dair karar tesis etmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı ve feri müdahil Kurum vekilleri istinaf gerekçeleri ile kararı temyiz etmiş ve kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dava, 506 sayılı Kanunun 79/10. (5510 sayılı Kanunun m. 86/9.) maddesi uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır. Maddeye göre, “Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır.”
Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanların hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re'sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
Hizmet tespiti davalarının amacı hizmetlerin karşılığı olan sosyal güvenlik haklarının korunmasıdır. Hizmet akdine dayalı çalışma olgusunun ispatında delil sınırlandırması yoksa da davacının Kurum sicil dosyası, işyeri özlük dosyası temin edilip işyerinin Kanunun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlendikten sonra iddia edilen çalışmanın başlangıç ve bitiş tarihleri, hangi işyerinde ne iş yapıldığı, işyerinin kapsam, kapasite ve niteliği, prime esas kazanca tabi ücretin ne olduğu, çalışmanın sürekli, kesintili, mevsimlik olup olmadığı eksiksiz bir şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır.
Taraf tanıklarının sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren ve işçiyle, işyeriyle ilişkileri, bazen uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli ve tanıklar buna göre dinlenilmeli, re’sen araştırma kapsamında sadece taraf tanıkları ile yetinilmeyip mümkün oldukça işyerinin müdür, amir, şef, ustabaşı ve postabaşı gibi görevlileri ve o işyerinde çalışan öteki kişiler ile o işyerine komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar dahi dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir.
Bu tür davalarda mahkemece yapılacak iş, davacıyla ilgili varsa tüm belge ve kayıtlar işverenden istenilmeli, çalışmanın gerçekleştiği ileri sürülen işyerinin Kurum nezdinde bulunan dosyası, işverence hazırlanması gerekli ücret ödeme bordroları, puantaj kayıtları ve diğer kayıtlar getirtilmeli, dönemsel sigorta primleri bordrosuyla veya aylık prim ve hizmet belgesiyle bildirimleri yapılan sigortalılar tanık sıfatıyla dinlenilmeli, Kurum müfettişlerince inceleme yapılıp yapılmadığı sorulmalı, inceleme yapılmışsa belgeler getirtilmeli, aynı çevrede faaliyet yürüten ve davacının çalışmasını bilebilecek durumda olan tarafsız nitelikte başka işverenler ve bordrolu çalışanlar yöntemince saptanarak tanık sıfatıyla dinlenilmeli, işçilik alacaklarına ilişkin dava dosyasının varlığı araştırılarak celbedilmeli ve işçilik hakları davasında dinlenen tanıkların anlatımları ile bu dosyada bilgi ve görgüsüne başvurulan tanıkların anlatımları karşılaştırılmalı, varsa çelişki giderilmeli, yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, iş yerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliği nazara alınmalı, işin mevsimlik olduğu anlaşılırsa dönemleri belirlenmeli; çalışmanın varlığı, başlangıç ve bitiş tarihleri, mevsimlik mi, sürekli mi olduğu, yapılan işin kapsam ve niteliği de nazara alındığında kısmi çalışma mümkün olduğundan kısmi ve kesintili olup olmadığı yöntemince araştırılmalıdır.
Eldeki davada, yalnızca tarafların bildirdiği tanık beyanları ile yetinildiği,bu tanıkların da davacının çalışma iddiası ve süresi ile ilgili birbirinden farklı beyanda bulundukları, mahkemece bu çelişkilerin giderilmeden eksik araştırma ve inceleme sonucu karar verildiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular ile birlikte; mahkemece resen araştırma ilkesi gereğince, davacı ve davalı tarafların gösterdiği tanık beyanları ile yetinilmeyip, çalışmanın geçtiği iddia edilen dava konusu dönemde işyerinden bildirimi bulunup iptal edilmeyen diğer bordrolu tanıkların beyanlarına başvurulmalı, yeterli görülmediği takdirde davacının çalışmasını bilebilecek, çalışmasının geçtiği iddia edilen işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinin sahipleri ve iş yeri çalışanları, zabıta marifetiyle tespit edilerek, bilgi ve görgülerine başvurulmalı, varsa işçilik alacaklarına ilişkin dava dosyasının celbedilip incelenmeli, iddia edilen çalışmanın başlangıç ve bitiş tarihleri, işyerinde davacı tarafından ne süre ile ne iş yapıldığı, işyerinin kapsam, kapasite ve niteliğine göre eylemli çalışmanın var olup olmadığı, sürekli veya kesintili olup olmadığı, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek, çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı ve feri müdahil Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:
... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 24.03.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.