Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/3148
Karar No: 2022/4281
Karar Tarihi: 24.03.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/3148 Esas 2022/4281 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, hizmet tespiti istemi üzerine açılmıştır. Mahkemece yapılan inceleme sonucunda davacının tarihleri itibariyle hangi kurumların hangi birimlerinde ne iş yaptığının aydınlatılamadığı, talebin somutlaştırılmadığı anlaşıldığından davacıya talebin somutlaştırılması için açıklama yapması gerektiği belirtilmiştir. Bunun üzerine davacı tarafından sunulan belgeler, tanık beyanları ve hizmet cetvelinin incelenmesi sonucunda, davalı işverenler yanındaki çalışmalarının niteliği, süresi, çalışmanın kısmi olup olmadığı araştırılarak belirlenmesi, çalışmanın kısmi süreli olduğunun anlaşılması halinde uzman bilirkişi görüşü de alınmak suretiyle çalışma süresinin belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Hükümde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davaların kamu düzeni ile ilgili olduğu ve özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunluluğu olduğu vurgulanmıştır.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun geçiş hükümlerini içeren Geçici 7. maddesi gereğince 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddeleri hizmet tespitine ilişkin talebin yasal dayanağı olarak belirtilmiştir. Ayrıca, sosyal güvenlik hakkının temel insan haklarından olduğu ve hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi için tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıklanmıştır.
10. Hukuk Dairesi         2022/3148 E.  ,  2022/4281 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi


    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde ilamında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Önceki bozma ilamı ile "... Eldeki davada, davacının tarihleri itibariyle hangi kurumların hangi birimlerinde ne iş yaptığının aydınlatılamadığı, davaya konu talebin somutlaştırılmadığı anlaşılmakla; Mahkemece, çalışmanın başlangıç ve bitiş tarihleri, hangi işyerinde ne iş yapıldığı, işyerinin kapsam, kapasite ve niteliği, çalışmanın sürekli, kesintili, mevsimlik olup olmadığı eksiksiz bir şekilde açıklığa kavuşturulacak şekilde davacıya açıklattırılarak talebi somutlaştırılmalı; 05.02.2001-01.08.2001 tarihlerine ilişkin talebin hak düşürücü süreye uğrayıp uğramadığı araştırılmalı, davacının 2003-2008 yıllarına ilişkin talebine ilişkin olarak da davacının çalıştığı iş yerlerinin tespit edilerek, çalıştığı kuruma göre yapılan işin ve hangi işveren nezdinde hizmetin geçtiğinin belirlenmesi, ayrıca çalışmanın sabit olup olmadığı ve süresini belirlemek yönünden davacının çalıştığı kamu kurumlarının hizmetin geçtiği iddia edilen tarihlerdeki yetkili amir ve çalışanları tanık olarak dinlenmeli, uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek, varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir." şeklinde detaylı ve yol gösterici açıklama yapılarak karar bozulmuş olup, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de Mahkemece eksik araştırma ile sonuca gidildiği anlaşılmaktadır.
    Hizmet tespitine ilişkin talebin yasal dayanağı 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçiş hükümlerini içeren Geçici 7. maddesi gereğince 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddeleri olup Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.
    Bu tür davalarda mahkemece yapılacak iş, davacıyla ilgili varsa tüm belge ve kayıtlar işverenden istenilmeli, çalışmanın gerçekleştiği ileri sürülen işyerinin Kurum nezdinde bulunan dosyası, işverence hazırlanması gerekli ücret ödeme bordroları, puantaj kayıtları ve diğer kayıtlar getirtilmeli, dönemsel sigorta primleri bordrosuyla veya aylık prim ve hizmet belgesiyle bildirimleri yapılan sigortalılar tanık sıfatıyla dinlenilmeli, Kurum müfettişlerince inceleme yapılıp yapılmadığı sorulmalı, inceleme yapılmışsa belgeler getirtilmeli, aynı çevrede faaliyet yürüten ve davacının çalışmasını bilebilecek durumda olan tarafsız nitelikte başka işverenler ve bordrolu çalışanlar yöntemince saptanarak tanık sıfatıyla dinlenilmeli, işçilik alacaklarına ilişkin dava dosyasının varlığı araştırılarak celbedilmeli ve işçilik hakları davasında dinlenen tanıkların anlatımları ile bu dosyada bilgi ve görgüsüne başvurulan tanıkların anlatımları karşılaştırılmalı, varsa çelişki giderilmeli, yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, iş yerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliği nazara alınmalı, işin mevsimlik olduğu anlaşılırsa dönemleri belirlenmeli, bu dönemde davacı ile işveren arasındaki sözleşmenin askıda olduğu ve mevsimlik dönemlerde hak düşürücü sürenin işlemeyeceği gözönünde bulundurulmalı; böylelikle; çalışmanın varlığı, başlangıç ve bitiş tarihleri, mevsimlik mi, sürekli mi olduğu, yapılan işin kapsam ve niteliği de nazara alındığında kısmi çalışma mümkün olduğundan kısmi ve kesintili olup olmadığı yöntemince araştırılmalıdır.
    Bu yasal düzenleme ve açıklamalar ışığı altında inceleme konusu dava değerlendirildiğinde, bozma sonrası yapılan yargılamada davacının, davasını somutlaştırma yükümlülüğü çerçevesinde sunduğu 19.06.2019 tarihli dilekçesinde Çaldıran Malmüdürlüğü'nde çalıştığını, temizlik ve evrak dağıtım işlerini yaptığını, buradaki çalışmasının 01.06.2009 tarihinde sona erdirilmesi üzerine sigortalı olarak Çaldıran Devlet Hastanesi'nde çalıştığını, ...'nın davaya neden dahil edildiğini bilmediğini belirttiği, 20.11.2019 tarihli dilekçesinde ise çalıştığı dönemlerdeki amir ve memurların isimlerini ... ve ... olarak bildirdiği, bu kişilerden Hulusi'nin davacının düzenli bir çalışması olmadığı, arada bir geldiği şeklinde beyanda bulunduğu, uyuşmazlık konusu dönemde Mal Müdürlüğü'nde çalıştığı bildirilen kişilerden bir kısmının da davacının çalıştığı şeklinde beyanlarda bulundukları, davacının ...'nda geçen çalışmlarının uyuşmazlık konusu dönem sonrasına ilişkin olduğu, davacı tarafından sunulan "Defterdarlık Milli Emlak Müdürlüğü" yazılı 17.09.2007 ve 05.11.2007 tarihli resmi belgelerde veznedarla birlikte imzasının bulunduğu, davacının 2008 yılında dava dışı işyerlerinde kayıtlı çalışmalarının olduğu anlaşılmaktadır.
    Mahkemece, davacı tarafından sunulan belgeler, davacının kısmi de olsa çalışmalarının olduğuna yönelik tanık beyanları, davanın somutlaştırılması çerçevesinde davacının ...'nda geçen hizmetinin olmadığına yönelik beyanı olduğu ancak hizmet cetvelinin incelenmesinde, farklı işyerlerinde 30.04.2008 tarihinde başlayan çalışmalarının bulunduğu hususları değerlendirilerek, davalı işverenler (... dışında) yanındaki çalışmalarının niteliği, süresi, çalışmanın kısmi olup olmadığı araştırılarak belirlenmeli, çalışmanın kısmi süreli çalışma olduğunun anlaşılması halinde; gerektiğinde uzman bilirkişi görüşü de alınmak suretiyle, hükme konu dönem içinde bir günde kaç saat çalışmış olabileceği, giderek haftalık ve aylık çalışma süreleri belirlenmeli ve yedibuçuk saat çalışma bir günlük çalışma hesabı ile kaç iş gününe karşılık olduğu hususu saptanmalı; bozma öncesinde Mahkeme tarafından verilen ve davacı tarafından temyiz edilmeyen 20.06.2018 gün ve E.2018/82, K.2018/144 sayılı kararda reddolunan 02.08.2001- 30.11.2003 dönemi yönünden davalılar lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu gözetilmeli, ayrıca önceki bozma ilamı doğrultusunda 05.02.2001-01.08.2001 tarihlerine ilişkin talebin hak düşürücü süreye uğrayıp uğramadığı araştırılmalı, uyuşmazlık konusu tüm hususlar, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek, varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 24.03.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi