Esas No: 2021/12685
Karar No: 2022/4337
Karar Tarihi: 24.03.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/12685 Esas 2022/4337 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava iş kazasının tespiti davasıdır. Davacı, iş yerinde geçirdiği kazanın iş kazası olarak kabul edilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesi davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak davalılar istinaf yoluna gitmiştir. İstinaf başvurusu sonucunda, Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi, istinaf başvurusunu reddetmiştir. Bunun üzerine davalıların vekilleri, temyiz yoluna gitmiştir. Temyiz isteği kabul edilerek, dosya Tetkik Hakimi tarafından incelenmiştir. Sonuçta, temyiz edenin itirazları reddedilmiş, hüküm usul ve kanuna uygun bulunarak onanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 5510 sayılı Kanunun 13. maddesi: İş kazası tanımı ve iş kazası sonucu oluşan sigorta kapsamı açıklanmaktadır.
- 5510 sayılı Kanunun 4. maddesi: Sigortalıların belirlendiği ve sigortalı sayılma şartları açıklanmaktadır.
- 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu: Yabancıların Türkiye'de çalışma usul ve esasları açıklanmaktadır.
- 6735 sayılı Uluslararası İşgücü Kanunu: Yabancıların Türkiye'de çalışma izinleri açıklanmaktadır.
"İçtihat Metni"
Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
İlk Derece
Mahkemesi : ... 37. İş Mahkemesi
Dava, iş kazasının tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalılar vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden ilgiliden alınmasına, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, Üye ...'ın muhalefetine karşı, Başkan ..., Üyeler ..., ... ve ...'ün oyları ve oyçokluğuyla 24/03/2022 gününde karar verildi.
KARŞI OY
Dava iş kazasının tespiti davası olup; ilk derece mahkemesi tarafından davanın kabulüne dair verilen karar Dairemiz sayın çoğunluğu tarafından onanmış ise de aşağıda belirtilen gerekçelerle çoğunluk görüşüne katılınmamıştır.
İnceleme konusu davada, davacının iş yerinde geçirdiği kazanın 5510 sayılı Kanunun 13. maddesinde iş kazası sayılması için öncelikle aynı kanunun 4. maddesi kapsamında sigortalı sayılması gerekir. Mahkemece bu konuda bir değerlendirme yapılmaksızın sadece somut olayın gerçekleşmesine yönelik sübut dikkate alınarak karar verilmiştir.
Davacı çalışan Suriye vatandaşı olduğu anlaşılmaktadır. 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu kapsamında ülkemizde bulunmaktadır. Türk vatandaşı değildir. Yabancıların Türkiye'de çalışma usul ve esasları önceden 4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkındaki Kanuna göre düzenlenmiş iken bu kanun 28.07.2016 tarihli 6735 sayılı Uluslararası İşgücü Kanunu ile yürürlükten kaldırılmıştır. Mülga 4817 sayılı kanunun amaç başlıklı 1. Maddesinde kanunun amacının;"... yabancıların Türkiye'deki çalışmalarını izne bağlamak ve bu yabancılara verilecek çalışma izinleri ile ilgili esasları belirlemek" olduğu belirtilmiştir. Aynı kanunun kapsam başlıklı 2. maddesinde; ".... Türkiye'de bağımlı ve bağımsız olarak çalışan yabancıları , bir işveren yanında meslek eğitimi gören yabancıları ve yabancı çalıştıran gerçek ve tüzel kişileri" kapsadığı belirlenmiştir. İzin alma yükümlülüğü ve izin verme yetkisi başlıklı 4. Maddesinde; "Türkiye'nin taraf olduğu ikili yada çok taraflı sözleşmelerde aksi öngörülmedikçe yabancıların Türkiye’de bağımlı ya da bağımsız çalışmaya başlamadan önce izin almaları gerektiği" ifade edilmiştir. 4817 sayılı Yasayı yürürlükten kaldıran ve 4817 sayılı yasa gibi yabancıların Türkiye'de çalışma izni usul ve esaslarını düzenleyen 6735 sayılı Uluslararası İşgücü Kanununun 6/2. Maddesinde "Bu kanun kapsamında yer alan yabancıların çalışma izni olmaksızın Türkiye'de çalışmaları veya çalıştırılmalarının yasak" olduğu düzenlenmiştir. Dava dosyası incelendiğinde davacının ilgili makamlara başvurarak çalışma izni aldığına ilişkin bir bilgi ve belge yoktur. Yukarıda açıklanan mevzuat hükümleri uyarınca, yabancının bir işveren yanında çalışabilmesi için, yabancı olan çalışanın ilgili makamlardan çalışma izninin alınmış olması gerekir. Bu sebeple davacının Türkiye'de çalışma izninin bulunup bulunmadığı araştırılarak 5510 sayılı Kanun kapsamanda sigortalı olma hakkı olup olmadığı belirlenerek, bu hakkı varsa geçirdiği kazanın da bu kanun kapsamında iş kazası sayılması gerekmektedir. Mahkemece bu yönde bir araştırma yapılmadığı açık olduğundan verilen karar hatalı olup kararın bu nedenle bozulması gerektiği kanaatinde olduğumdan çoğunluğun onama görüşüne katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.