19. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/9311 Karar No: 2016/407 Karar Tarihi: 20.01.2016
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/9311 Esas 2016/407 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, faturalara dayalı alacağın tahsil edilmesi için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı, fatura ve teslim alan imzaları bulunan irsaliye belgesine dayanarak icra takibi yapmıştır. Mahkemece, davalının itirazının yerinde olduğu ve yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir takip bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, mahkeme teslim imzasının davalıya ait olup olmadığını araştırmadan karar vermiştir. Bu nedenle hükmün bozulması gerekmektedir. Kanun maddeleri ise Borçlar Kanunu madde 73 (Ticaret Kanunu madde 89) olarak belirtilmiştir. Bu maddeler, bir para alacağının varlığı söz konusu olduğunda ikametgahındaki mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olacağını belirtmektedir.
19. Hukuk Dairesi 2015/9311 E. , 2016/407 K. "İçtihat Metni"
TARİHİ : 22/01/2015 NUMARASI : 2014/144-2015/32
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R - Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı vekili, icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itiraz ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, icra takibinin irsaliyeli faturalara dayanılarak yapıldığı, davalının taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunduğunu kabul etmediği, davacının ise taraflar arasında geçerli bir sözleşme bulunduğunu ispatlayamadığı, faturalarda malın teslim yerinin yani ifa yerinin alıcı davalının İskenderun"daki adresi olduğu, dolayısıyla ödeme yerinin de davalının adresi kabul edilmesi gerektiği, davalının icra dairesinin yetkisine yönelik itirazının yerinde olduğu gerekçesiyle yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir takip bulunmadığından, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın HUMK"nın 114/2.ve 115/2.maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı fatura ve teslim alan imzaları bulunan irsaliye belgesine dayanarak icra takibi yapmıştır. Teslim alan imzasının davalıya ait olması halinde taraflar arasında satış ilişkisinin bulunduğunun kabulü gerekecektir. Bu durumda B.K. m. 73 (TBK m.89) uyarınca bir para alacağının varlığı söz konusu olacağından, ikametgahındaki mahkeme ve icra daireleri de yetkili olacaktır. Mahkemece teslim imzasının davalıya ait olup olmadığı araştırılıp, bu yönde davacı delilleri toplanarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, bu yönde inceleme yapılmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 20.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.