22. Hukuk Dairesi 2012/15726 E. , 2013/4336 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı ve ücret alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı ... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 01.04.2004-01.04.2008 tarihleri arasında vasıfsız eleman olarak 400,00 TL ücretle sigortalı olarak çalışmaya başladığını, iş sözleşmesinin haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile ücret alacakları istemiştir.
Davalı ... vekili; davanın müvekkili açısından husumet yönünden reddinin gerektiğini davalının söz konusu şirketin sahibi veya yöneticisi dahi olmadığını, bu durumun ticaret sicil kayıtlarından sabit olduğunu, davacının ...Tur ve Yemek San. Tic. Ltd. Şti"de çalışmış olduğu için husumetin bu şirkete karşı yöneltilmesi gerektiğini beyanla davanın husumet yönünden reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Bir davanın tarafları (veya taraflardan biri) o davada gerçekten (davacı veya davalı olarak) taraf sıfatına sahip değilse, mahkeme, taraf sıfatına haiz olmayan kişi yönünden, dava konusu hakkın esası (mevcut olup olmadığı) hakkında inceleme yapıp karar veremez. Mahkeme, davanın sıfat (husumet) yokluğundan reddine karar verir. Kimin işçi ve işveren olduğu, İş Kanunu"nun kapsamında bulunduğu, maddi hukuk sorunu olup, husumet çerçevesinde "sıfat"a ilişkin bu sorunun hâkim tarafından kendiliğinden "resen" nazara alınması gerekir.
Dosya içeriğine göre, davacının 15.05.2004-01.04.2008 tarihleri arasında davalılardan ...Tur. ve Yem. San. Tic. Ltd. Şti." ne ait işyerinde çalıştığı, bu durumun sigorta kayıtları ile sabit olduğu ancak davacı tarafından açılan davanın hem ... hem de ...Tur. ve Yem. San. Tic. Ltd. Şti. aleyhine açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sırasında davalı şahıs vekilince husumet itirazında bulunulmasına rağmen bu itirazlara ilişkin mahkemece olumlu veya olumsuz herhangi bir cevap verilmediği, karar gerekçesinde bu hususa değinilmediği anlaşılmaktadır.
Davalılardan ...Tur. ve Yem. San. Tic. Ltd. Şti. davacının kayden işvereni olup, şirket ortakları ...tur. Davalı ... şirket ortağı değildir. Kaldı ki şirket ortağı dahi olsa, şirketin ayrı bir tüzel kişiliğinin bulunması sebebiyle ortaklarından bağımsız sorumluluğu vardır.
Davalı ...’ın işverenlik sıfatının bulunmadığı anlaşıldığından, mahkemece davalı ... yönünden husumet sebebi ile davanın reddi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi hatalı bulunmuştur.
Ayrıca davalı şirkete Anayasa’nın 36. maddesinde de açıklanan savunma hakkını kullanabilmesi için dava dilekçesi ve davetiyenin Tebligat Kanunu ve ilgili tüzük hükümlerine uygun şekilde tebliğ edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra hüküm kurulmalıdır. Taraf teşkili sağlanmadan hüküm tesisi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Bu sebeplerle mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.