Görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/996 Esas 2020/1417 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/996
Karar No: 2020/1417
Karar Tarihi: 12.02.2020

Görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/996 Esas 2020/1417 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, arkadaşı ile birlikte yaşadığı mağdurun özel görüntülerini çekerek özel hayatın gizliliğini ihlal etmiştir. Yargılama sonucunda sanık, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 134/2, 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmış, hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve 5 yıllık denetim süresine tabi tutulması kararlaştırılmıştır. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/11. maddesi gereğince açıklanması mümkün olmayan bir suçtan mahkumiyet kararı verilmiştir. TCK'nın 134/2,62/1,53/1-a-c-d-e,53/2-3 maddeleri uyarınca cezalandırılmıştır.
12. Ceza Dairesi         2019/996 E.  ,  2020/1417 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal
    Hüküm : CMK"nın 231/11. maddesine göre açıklanan; TCK"nın 134/2, 62/1, 53/1-a-c-d-e, 53/2-3. maddeleri gereğince mahkumiyet


    Görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 134/2, 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair ... 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 17.06.2014 tarihli ve 2014/86 esas, 2014/213 karar sayılı kararının 09.09.2014 tarihinde kesinleşmesini müteakip sanığın denetim süresi içinde 14.09.2015 tarihinde TCK"nın 142/2-h maddesinde tanımlanan herkesin girebilecegi bir yerde bırakılmakla birlikte kilitlenmek suretiyle ya da bina veya eklentileri içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında hırsızlık suçunu işlediği ve ...2. Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 15.03.2016 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair ... 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 24.05.2016 tarihli ve 2016/198 esas, 2016/345 karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Şikayet dilekçesinin içeriğine ve iddianamedeki anlatıma göre; “08.05.2013” olan suçun işlendiği tarihin, gerekçeli karar başlığına, “17/09/2013-09/10/2013” olarak yazılması, mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışığı kabul edilmiştir.
    Sanığın ikrarına ve dosya kapsamına göre, sanık ...’in, aynı evde beraber yaşadığı arkadaşı olan mağdur ... ile başka erkeklerin alkol alıp, sohbet ettikleri ana ilişkin cep telefonu ile çektiği mağdurun özel görüntülerini, mağdurla aralarındaki arkadaşlık ilişkisi sona erdikten sonra, mağdurun içki içip, özel yaşantısına dikkat etmediği yönündeki iddiaların delillendirilmesi amacıyla mağdur aleyhine yoksulluk nafakasının kaldırılması istemiyle dava açan mağdurun boşandığı eski eşine verdiği anlaşılmakla, sanık hakkında TCK"nın 134/2. maddesindeki görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan mahkumiyet hükmü kurulmasına ilişkin yerel mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, sübuta dair yeterli delil bulunmadığı ve üzerine atılı suçun yasal unsurları oluşmadığı halde hakkında mahkumiyet kararı verildiğine, hükmün açıklanmasının geri bırakılmaması ve erteleme hükümlerinin uygulanmaması nedeniyle hükmün bozulması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 12.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.