Esas No: 2022/1354
Karar No: 2022/4374
Karar Tarihi: 28.03.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/1354 Esas 2022/4374 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme kararı, çalışanları eksik bildirildiği için devlete borçlu olan bir şirketin menfi tespit ve ödeme emrinin iptali isteklerine ilişkin. Mahkeme önce kısmi kabul, kısmi reddettiği kararın temyiz edilmesi sonucu yapılan yeniden yargılamada ise hatalı hüküm verildiği ve tarafların taleplerine uygun karar verilmesi gerektiği belirtildi ve hüküm bozuldu. Kanun maddeleri ise belirtilmemiştir.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Asıl dava menfi tespit, birleşen dava ödeme emrinin iptali istemlerine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak ilamında belirtildiği şekilde asıl ve birleşen davaların kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Mahkeme ilk kararında “Dava ve birleşen davanın kısmen kabul, kısmen reddine, 1-Davalı Kurumun eksik işçilik bildiriminden kaynaklı davacı şirket ile birleşen dosyada davacıya 176.041,61 TL asıl, 305.828,43 TL (26/12/2012 tarihi itibarı ile) gecikme zammı olmak üzere ve eksik işçilik bildiriminden kaynaklı kurum alacağına ilişkin ödeme emrinin iptali ile, davacı şirket ile birleşen dosyada davacının eksik işçilik bildiriminden kaynaklı davalı kuruma borcunun 21.510,85 TL prim asıl alacağı ve 37.369,74 TL (26/12/2012 tarihi itibarı ile) gecikme cezası olduğunun tespitine, 2-Davacı şirket ile birleşen dosyada davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine” karar vermiş, bu karar dairemizin 21.12.2020 tarihli ilamıyla “her bir davanın istiklalini muhafaza ettiği gözetilerek, asıl ve birleşen dava için kabul ve ret edilen tutarlar ile yargılama giderleri yönünden infaza elverişli ayrı ayrı karar verilmesi gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda asıl ve birleşen davalar hakkında ayrı ayrı hükümler kurulmuşsa da verilen karar talebe uygun olmayıp hatalıdır. Şöyle ki; asıl davada davacı şirket, 23.01.2012 tarihli olup kendilerine 08.02.2012 tarihinde tebliğ edilen 176.041,61 TL tutarındaki eksik işçilik bildiriminden kaynaklı borç bildirim yazısındaki miktardan sorumlu olmadıkları gerekçesiyle menfi tespit isteminde bulunmuş, birleşen dava davacısı ise aynı borç sebebiyle düzenlenen ve 09.01.2013 tarihinde kendisine tebliğ edilen ödeme emrinin iptalini talep etmiştir.
Uyulan bozma sonrası ise mahkemece asıl davadaki menfi tespit istemi ve birleşen davadaki ödeme emrinin iptaliyle ilgili talebe uygun hüküm kurulması gerekmesine rağmen, her iki davada da menfi tespit yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 28.03.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.