Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/12586
Karar No: 2013/4259

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/12586 Esas 2013/4259 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, işveren tarafından 2008 yılı ikramiyesinin ödenmediğini ileri sürerek, ikramiye alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Davalı ise ikramiye ödemesinin zorunlu olmadığını, şirketin zarar ettiği için ödeme yapılmadığını savunmuştur. Mahkeme, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanarak davanın reddine karar vermiştir. Ancak, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 27.02.2013 tarihli kararına göre, işveren işyeri şartı olan ikramiye uygulamasının kaldırılması ile ilgili değişikliği işçiye yazılı olarak bildirerek yapmak zorundadır. İşlem yapılmadığından, davacının ikramiye alacağı talebinin kabulü gerektiği sonucuna varılmıştır. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesi, işyeri şartlarında yapılacak esaslı değişikliklerin yapılabilme şartlarını düzenlemektedir. Daha açık bir şekilde ifade etmek gerekirse, işveren işyeri şartı olan ikramiye uygulamasını kaldırmak istediğinde, bu değişikliği işçiye yazılı olarak bildirerek yapmak zorundadır. İşlem yapılmadığı takdirde işçinin ikramiye alacağı talebinin kabulü gerekmektedir.
22. Hukuk Dairesi         2012/12586 E.  ,  2013/4259 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    AVUKAT ...
    AVUKAT ...

    DAVA : Davacı, ikramiye alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, 2008 yılı ikramiye alacağının ödenmediğini ileri sürerek, ikramiye alacağının hüküm altına alınmasını istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı, ikramiye ödemesinin zorunlu olmadığını, ikramiyenin şirketin performansına dayalı olarak ödendiğini, 2008 yılında şirketin zarar ettiğini, bu sebeple 2008 yılında ikramiye ödemesi yapılmadığını, bunun da mektupla çalışanlara bildirildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın reddine karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davacı temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının ikramiye alacağı bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
    4857 sayılı İş Kanunu"nda 32. maddenin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır. Kanunda ücretin ekleri düzenlenmemiş olsa da, ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her türlü ödemelerin banka hesabına yatırılması öngörülmüş olmakla ikramiye ücretin eki olarak kanunda ifadesini bulmuştur.
    İşçinin işyerine olan katkıları sebebiyle işverenin memnuniyetini ifade etmek üzere bir defada veya dönemsel olarak belli zaman dilimlerinde ya da işçiyi ilgilendiren doğum, ölüm, evlenme gibi sebeplere bağlı olarak yapılan ücretin eki niteliğindeki ödemeler ikramiye olarak adlandırılabilir. İşçinin başarısına bağlı olarak ödenen primden farklı olarak ikramiye genel bir nitelik taşır ve uygulamadan işyerinde çalışan tüm işçiler yararlanır. Başka bir anlatımla, işveren tarafından ayrımı haklı kılan geçerli sebepler olmadığı sürece ikramiye uygulaması yönünden eşit davranma borcuna uygun davranmalıdır.
    İşçinin ikramiyeye hak kazanması için işyerinde ikramiye ödemesini gerektiren dönemin sonuna kadar çalışmamış olması gerekmez. İşyerinde çalışılan süreyle sınırlı olmak üzere işçinin ikramiye talep hakkı vardır.
    İkramiye bireysel ya da toplu iş sözleşmeleri ile de kararlaştırılabilir. İş sözleşmesinde kararlaştırılmamış olsa da işverence tek taraflı olarak düzenli şekilde yapılan ikramiye ödemesi bir işyeri şartını oluşturur. Her durumda ikramiyelerin tek taraflı olarak işverence ortadan kaldırılması ya da azaltılması mümkün olmaz. İkramiyeler yönünden işçi aleyhine çalışma şartlarında değişiklik, 4857 sayılı Kanun"un 22. maddesi kapsamında gerçekleştirilmelidir.
    4857 sayılı Kanun’un “Çalışma Koşullarında Değişiklik ve İş Sözleşmesinin Feshi” başlıklı 22. maddesinde işyeri şartlarında yapılacak esaslı değişikliklerin yapılabilme şartları düzenlenmiştir.
    4857 sayılı Kanun"un 22. maddesinde: “İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma şartlarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz. İşçi değişiklik önerisini bu süre içinde kabul etmezse, işveren değişikliğin geçerli bir sebebe dayandığını veya fesih için başka bir geçerli sebebinin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir. İşçi bu durumda 17 ila 21"inci madde hükümlerine göre dava açabilir.
    Taraflar aralarında anlaşarak çalışma şartlarını her zaman değiştirebilir. Çalışma koşullarında değişiklik geçmişe etkili olarak yürürlüğe konulamaz.” hükmünü içermektedir.
    İşveren, “…işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma şartlarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamayacaktır.
    Somut olay bu çerçevede irdelendiğinde; davalı işveren tarafından işyeri şartı olan ikramiye uygulamasının kaldırılması ile ilgili değişikliği altı işgünü içinde yazılı olarak kabul ettiğini gösterir yazılı belge bulunmamaktadır.
    Dairemizce de benimsenen Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.02.2013 tarih, 2012/9-1168 esas ve 2013/281 karar sayılı ilamı doğrultusunda 4857 sayılı İş Kanunu"nun 22. maddesi gereğince işlem yapılmadığından davacının ikramiye alacağı talebinin kabulü gerekirken, yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 01.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi