1. Hukuk Dairesi 2019/1753 E. , 2019/4590 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil- bedel davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 12.09.2019 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı ... ve vekilleri Avukat ..., Avukat... ile temyiz edilen davalı vekili Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat isteğine ilişkindir.
Davacı, 2003 yılından itibaren birlikte yaşadıkları davalının son yıllarında aşırı baskıcı ve kıskanç tavırlar sergilediğini, ilişkiyi sonlandırmak istediğinde kendisini ve oğullarını ölümle tehdit etmeye başladığını, korku ve tehdit altında 16.11.2012 tarihinde davalıya vekaletname verdiğini, bundan sonra 3-4 ay süreyle makul davranan davalının bilahare tekrar ölüm tehdidiyle kendisini tapu dairesine götürüp 22.03.2013 tarihinde dava konusu taşınmazın devrini sağladığını, her ne kadar temlik satış gibi gösterilmiş ise de, herhangi bir satış bedeli almadığını, davalının üç dükkan ve iki adet büroyu da almak istemesi üzerine suç duyurusunda bulunduğunu, ayrıca Aile Mahkemesinden tedbir kararı aldığını, davalının cebir, tehdit, şiddet ve yağma ile çekişmeli taşınmazı üzerine geçirdiğini ileri sürerek dava konusu 4527 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan 1 no’lu dubleks meskenin tapu kaydının iptali ile adına tescilini, olmadığı taktirde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile 1.200.000,00 TL’nin faziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı, 11 yıldır birlikte olduğu davacıya karşı tehdit içeren söz ve davranışlarda bulunmadığını, davaya konu satış işleminin davacının rızası ile gerçekleştiğini, hatta davacının dava konusu taşınmazı satmak üzere kendisini vekil tayin ettiğini, taşınmazın bir türlü satılamaması ve davacının yeni aldığı dairelerin parasını ödemekte zorlanması üzerine yardım amaçlı taşınmazı almayı teklif ettiğini ve vekaletname tarihinden 125 gün sonra 22.03.2013 tarihinde taşınmazı bedeli mukabilinde satın aldığını bildirerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davacının ... 4. Noterliğinin 16.11.2012 tarih ve 38512 yevmiye sayılı vekaletnamesi ile dava konusu 1 nolu bağımsız bölümün satış yetkisini de içerecek şekilde davalıyı vekil tayin ettiği, dava konusu taşınmazı 22.03.2012 tarihinde bizzat davalıya satış suretiyle devrettiği anlaşılmaktadır.
Eldeki davanın davacısı olan Jale’nin şikayet sonucu davalı ... hakkında tehdit, yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından açılan ve ... 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/128 Esas sırasında kayıtlı davanın henüz kesinleşmediği görülmektedir.
Bilindiği üzere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 165. maddesinde "Bir davada hüküm verilebilmesi başka bir davaya, idari makamın tespitine yahut dava konusuyla ilgili bir hukuki ilişkinin mevcut olup olmadığına kısmen veya tamamen bağlı ise, mahkemece o davanın sonuçlanmasına veya idari makamın kararına kadar yargılama bekletilebilir" hükmü yer almaktadır. Bu itibarla ceza dava dosyasının sonucu görülmekte olan davanın esası yönünden önem arz ettiğinden, ceza davasının eldeki dava bakımından bekletici sorun olarak kabul edilmesi gerektiği açıktır.
Her ne kadar Türk Borçlar Kanunu"nun 74. maddesi hükmü uyarınca kural olarak ceza mahkemesi tarafından verilen beraat kararı hukuk hakimini bağlamaz ise de orada belirlenen veya belirlenecek olguların eldeki dava bakımından bağlayıcı olacağı bu durumda, davalının sanık olarak yargılandığı ve eldeki davada konu edilen hususların yer aldığı ... 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/128 Esas sırasında kayıtlı ceza davasının kesinleşmesinin beklenmesi gerekeceği kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca; ... 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/128 Esas sayılı dava dosyasının kesinleşmesinin beklenmesi, bu ceza davasında verilecek karar ile dosya içeriğinin, toplanan ve toplanacak delillerle birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken değinilen hususlar göz ardı edilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Davacının değinilen yön itibariyle yerinde bulunan temyiz itirazının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 2.037.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.