1. Hukuk Dairesi 2016/4317 E. , 2019/4589 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS
Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece asıl ve birleştirilen davada davalılardan ... yönünden davanın kabulüne, diğer davalı ... yönünden ise davanın reddine ilişkin olarak verilen karar bir kısım davacılar vekili ile davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 12.09.2019 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Avukat... ile temyiz edilen davacılar vekili Avukat ... ve davacılar (birleştirilen davada davacılar) ... v.d. vekili Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir.
Asıl ve birleştirilen davalarda davacılar, mirasbırakan ..."in 1605 parsel sayılı taşınmazdaki 2432/3584 payını davalılardan oğlu....e satış suretiyle temlik ettiğini, onun da babasından mirasen intikal eden 144/3584 pay ile ile birlikte çekişmeli taşınmazdaki toplam 2576/3584 payını diğer davalı damadı ...’ye satış yoluyla devrettiğini, temlikin mirasçıdan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini, olmazsa tenkise karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı ... ..., taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığını, diğer davalı ... ise, taşınmazı diğer davalıdan 2007 yılında satın aldığını, ilk temlikin 1998 yılında gerçekleştiğini, mirasbırakan ...’nin ise 2012 yılında öldüğünü, aradaki zaman farkının mal kaçırma gayesinin olmadığının kanıtı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, temlikin muvazaalı olduğu gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın davalılardan ... yönünden kabulüne, diğer davalı ... ... yönünden ise kayıt maliki olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya içeriği ile mirasbırakanın çekişme konusu taşınmazdaki payının temlikinin muvazaalı ve mal kaçırma amaçlı olduğu saptanmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi doğrudur. Davalıların, bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
Davacılar ile davalıların sair temyiz itirazlarına gelince;
Bir kısım davalı tanıkları mirasbırakanın dava konusu taşınmazdaki payını devrettiği tarihte, taşınmazın narenciye bahçesi vasfında olmadığını, davalıların yaptığı iyileştirmeler (narenciye fidanı dikimi) ile değer kazandığını beyan etmeleri karşısında, bilirkişiler tarafından bu beyanlar dikkate alınıp tartışılmadan ve yeterince aydınlatılmadan tespit edilen bedeller üzerinden harç ve vekalet ücreti tayin ve takdir edilmiştir.
Hal böyle olunca, hükme elverişli olacak şekilde bilirkişi incelemesi yapılarak çekişmeli taşınmazın temlik tarihindeki koşulları ve fiziki durumu nazara alınmak suretiyle dava tarihindeki değerinin tespit edilmesi, belirlenen bedelin davacıların miras payına tekabül eden değeri üzerinden harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Kabule göre de; karar başlığında davacılardan ... ile ...’ın yerine ... ile ... isimlerinin yazılması da isabetsizdir.
Tarafların değinilen yönler itibariyle yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden taraf vekilleri için 2.037.00"şer TL. duruşma vekâlet ücretinin karşılıklı olarak alınıp verilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.09.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.