
Esas No: 2022/2508
Karar No: 2022/4449
Karar Tarihi: 29.03.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/2508 Esas 2022/4449 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacının hizmet tespiti istemiyle açtığı davada, davalılardan biri olan şirketin iflas kararı nedeniyle dava takip yetkisi ve taraf sıfatı, artık müflise değil, iflas idaresine aittir. Gerekçeli kararın tebliğ edilmesi için ise iflas müdürlüğü tarafından yetkilendirilmiş kişiye gönderilmesi gerekmektedir. Kararda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 321. maddesi ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. maddesi detaylı bir şekilde açıklanarak, gerekli prosedürlerin işletilmesi gerektiği belirtilmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 10.06.2009 tarihli ilamında da iflas kararı sonrası dava takip yetkisi ve taraf sıfatının son bulduğu kabul edilmiştir.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, (kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün davalılardan Kurum, ... Liman İşletmeleri A.Ş., ... Tur. Nak. ve Tic. Ltd. Şti. ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan, düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1- Davalı ... mirasçısı ...’e gerekçeli kararın tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır.
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nın 321. maddesinin 2. fıkrasına göre; kararın tefhimi için hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklanamadığı ve bu nedenle zorunlu olarak hüküm özetinin tefhim edildiği hallerde, gerekçeli kararın en geç bir ay içinde yazılarak tebliğe çıkartılması gerekir. Bu hüküm doğrultusunda, hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte tefhim edilmediği hallerde gerekçeli kararın taraflara tebliği zorunludur (Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’nın (İkinci Bölüm) 20.03.2014 gün ve 2012/1034 başvuru sayılı kararı da aynı yöndedir).
Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda, eldeki dosyada, ...’in mernis adresine gerekçeli kararın yöntemince tebliği sağlandıktan ve temyiz süresi geçtikten ve gerektiğinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere,
2-7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12'inci maddesine göre, tüzel kişilere tebligat yetkili temsilcilerine yapılır.
Bir ticaret şirketinin taraf bulunduğu bir dava devam ederken şirket tasfiye haline girerse, şirketin taraf ehliyeti son bulmaz. Zira, şirketin tüzel kişiliği tasfiye amacıyla sınırlı olmak üzere devam eder. Şirket davada taraf olarak kalmayı sürdürür; yalnız, şirket davada tasfiye memurları tarafından temsil edilir (Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, C. I, ... 2001, s. 935, aynı yönde görüş için bkz. İlhan E. Postacıoğlu, Medeni Usul Hukuku Dersleri, 6. Bası, ... 1975, s. 209). Ancak ortaklık, ticaret sicilinden kaydı silininceye kadar tüzel kişiliğini korur. Bu nedenle, gerek infisah gerekse fesih kararı, ortaklığın sonunu değil, tasfiye işlemlerinin başlangıcını ifade eder (Hasan Pulaşlı, Şirketler Hukuku Temel Esaslar, 10. Baskı, 2011, s. 511; İsmail Doğanay, Türk Ticaret Kanunu Şerhi, C. II, 4. Baskı, 2004, s. 1309).
Nitekim, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 10.06.2009 gün ve 2009/11-173 E. -2009/247 K. sayılı ve 14.3.2012 tarih ve E. 2011/12-850, K. 2012/147 sayılı ilamlarında da; iflas eden şirketin ticaret sicilinden kaydı silinmekle dava ve taraf ehliyetinin sona ereceği kabul edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde, getirtilen Ticaret Sicil kayıtlarına göre aleyhine hüküm kurulan ... Tem. İlaçlama Malzemeleri San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin, İİK’nun 179. ve TTK’nun 324. maddeleri gereğince iflasına karar verildiğinin ilan edildiği, Kocaeli 8. İcra Dairesinin cevabi yazısına göre, anılan şirketin iflas dosyasına rastlanmadığının bildirildiği, gerekçeli karar ve eklerinin şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresine Tebligat Kanunu'nun 35. madde hükümlerine göre tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
Buna göre davalı şirket hakkında verilen iflas kararı nedeniyle, iflasın açılmasıyla dava takip yetkisi (ve taraf sıfatı), artık müflise değil, iflas idaresine ait olup, adi tasfiyede İİK'nın 226-229 maddeleri gereği iflas masasını temsil yetkisi iflas idare memurlarına, şayet basit tasfiye (İİK. md.218) usulü benimsenmişse de bu temsil yetkisi İflas Müdürlüğüne (İflas Dairesine) ait olması nedeniyle, iflas müdürlüğünce yetkilendirilmiş kimseye gerekçeli karar tebliği sağlanmalı, ikinci alacaklılar toplantısı yapılıp yapılmadığı, yapıldıysa tarihi belirlenmeli, şirket kaydının terkin edilmiş olması halinde ise davalı şirketin ihya edilmesi için yasal prosedür işletilmek suretiyle, şirketin ihyasına dair karar alındıktan sonra, belirlenecek tasfiye memuruna gıyabi hüküm yöntemince tebliğ edilerek, temyiz süresi geçtikten ve gerektiğinde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesindeki düzenleme gereği, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra, gönderilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, temyiz itirazlarının bu noksanlıklar giderilip dosya geldikten sonra incelenmesine, 29/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.