Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/1981 Esas 2018/5371 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1981
Karar No: 2018/5371
Karar Tarihi: 19.11.2018

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/1981 Esas 2018/5371 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2016/1981 E.  ,  2018/5371 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)

    Taraflar arasındaki asıl ve birleşen istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında sistem kullanım anlaşması olduğunu, davalı tarafça mevzuata uygun tespit ve bildirim olmadan 29/04/2013 tarihinde tanzim edilmiş 37 adet fatura ile toplamda 696.068,46 TL cezai yaptırım uygulandığını, müvekkili tarafından faturaya itiraz edilerek bedellerinin ihtirazi kayıtla yatırıldığını ileri sürerek ilgili meblağın 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun"un 51. maddesi uygulanmak sureti ile gecikme zammı ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, ilgili mevzuat çerçevesinde ceza bedellerinin hesap edilerek fatura tanzim edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, Asliye Hukuk Mahkemesi 14/03/2014 tarihli 2014/115 Esas 2014/140 Karar sayılı ilamı ile davacı ... Metalurji Endüstrisi vekilince davalı ... ile aralarındaki sistem kullanım anlaşmasına aykırı davranıldığından bahisle fatura edilen Ocak 2013-Aralık 2013 dönemlerine ait 217.381,09 TL cezalara ilişkin ödemenin haksız olduğundan bahisle istirdatına ilişkin talep ile dava dosyasının fiili ve hukuki bağlantısı bulunması nedeniyle birleştirilmesine karar verilerek, taraflar arasında 2009 ve 2012 yıllarında yapılmış sistem kullanım anlaşması bulunduğu, ceza faturalarına dayanak tutanakların sistem kullanıcısı davacının refakati ile düzenlenmemiş olduğu, kesilen cezai faturaların ihtar yapılmaksızın, geçmişe dönük tanzim ve tebliğleri sebebiyle, kanun ve yönetmeliğe aykırı usulsüz oldukları gerekçesiyle asıl dava ve birleşen dava yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, asıl-birleşen davada davalı vekili temyiz etmiştir.
    Asıl dava ve birleşen dava, sözleşmeden kaynaklanan cezai şartın istirdatına ilişkindir. 06/06/2012 tarihinden önceki sözleşmenin 10.maddesinin sonunda, belirlenen cezaların sözleşme hükümlerinin ihlâl edilmesi ve ihlâlin davalı ..."nin uyarısına rağmen uyarıda belirtilen sürede sona erdirilmemesi halinde uygulanacağının hüküm altına alındığı, 06/06/2012 tarihli sözleşmede ise (m.9) herhangi bir uyarı şartının bulunmadığı görülmektedir. Asıl davada mahkemece, 06/06/2012 tarihi dikkate alınarak, revize edilen ve uyarı koşulu bulunmayan yeni sözleşme dönemine ait Haziran 2012 sonrası ceza faturaları yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulü ile

    06/06/2012 tarihinden sonraki cezalarında tahsiline karar verilmesi doğru olmamıştır. Birleşen davada, Ocak 2013-Aralık 2013 dönemlerine ilişkin kesilen cezai faturaların 06/06/2012 tarihli revize edilen sözleşmenin, uyarı şartını kaldıran 9.maddesine uygun olduğu, iade talep edilmesinin hukuki olmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulü doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle asıl-birleşen davada davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün asıl-birleşen davada davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 19.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.