10. Hukuk Dairesi 2019/1594 E. , 2020/1408 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı fer"i müdahil Kurum avukatınca istinaf yoluna başvurulması üzerine, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince istinaf isteminin esastan reddine dair karar verilmiştir.
Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi fer"i müdahil Kurum avukatı tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili; 01.02.1990-31.10.1998 tarihleri arasında kesintisiz hizmet akdi ile sürekli olarak davalı işyerinde tornacı olarak çalıştığını, bildirilmeyen sürelerin tespitini talep etmektedir.
II-CEVAP:
Feri müdahil Kurum vekili, davanın reddini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece, davanın kısmen kabulüyle, 01/02/1990–08/03/1995 tarihleri arasında davacının davalı işyerinde kesintisiz çalıştığı ile bu süre zarfında bildirilen 942 günün mahsubuyla, 896 gün daha çalışmanın bildirilmesi gerektiğinin tespitine dair hüküm kurulmuştur.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğundan bahisle feri müdahil kurum vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Feri müdahil vekili kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa"nın 79/10. maddesi olup, bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re"sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Somut olayda, davacının davalı işyerinden bildirimlerinin bulunduğu, 01.02.1990, 23.11.1992 ve 20.12.1994 tarihli imzalı işe giriş bildirgelerinin verildiği anlaşılmakla, birden fazla işe giriş bildirgesi verilmesinin kesintili çalışmaya karine oluşturacağı göz önünde bulundurularak, işe giriş bildirgelerindeki imzaların davacıya ait olup olmadığının belirlenmesi amacıyla belirtilen işe giriş bildirgeleri üzerinde imza incelemesi yapılmaması ile davacının askerlik başlangıç ve bitiş tarihleri göz önünde tutularak, davalı işveren yanında çalışabileceği makul sürenin belirlenmemesi de isabetsizdir. Anılan sebeplerle eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, fer"i müdahil Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilerek, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi kararının, HMK"nın 373/1. maddesi gereğince kaldırılarak, temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 20.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.