16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/4871 Karar No: 2019/83 Karar Tarihi: 15.01.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4871 Esas 2019/83 Karar Sayılı İlamı
Özet:
16. Ceza Dairesi, 2018/4871 E. ve 2019/83 K. sayılı davada, suç olarak silahlı terör örgütüne üye olma hükmüne varmıştır. Dosyaya yapılan incelemede, sanık hakkında verilen cezada yapılan bir hesap hatası nedeniyle indirimin yanlış hesaplandığı tespit edilmiştir. Ancak bu hatanın aleyhe sonuç doğuracak nitelikte olmadığından bozma kararı verilmemiştir. Tüm delillerin kanuna uygun olarak toplandığı, iddia ve savunmaların tam olarak yapıldığı, suçun doğru olarak nitelendirildiği, cezanın kanuna uygun şekilde verildiği belirtilmiştir. Kararda TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62/1, 53, 58/9, 63. maddelerinin uygulandığı ifade edilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2018/4871 E. , 2019/83 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62/1 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Ceza süresi yönünden yasal şartları oluşmadığından; sanığın duruşmalı inceleme talebinin CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Kabul ve uygulamaya göre sanık hakkında verilen cezada TCK"nın 62. maddesi uyarınca indirim yapılırken hesap hatası sonucu “6 yıl 13 ay" hapis cezası yerine "5 yıl 25 ay" hapis cezasına hükmolunması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 15.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.