Tehdit - mala zarar verme - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/1989 Esas 2020/3672 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/1989
Karar No: 2020/3672
Karar Tarihi: 20.02.2020

Tehdit - mala zarar verme - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/1989 Esas 2020/3672 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir sanığın tehdit ve mala zarar verme suçlarından mahkumiyetine karar vermiştir. Diğer sanıkların cezaları ise kararlarda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre verilmiştir ve temyiz edilemez hükümler olarak kabul edilmiştir. Sanık bir kişiye silahla tehdit suçundan mahkum edilmiştir ve temyiz isteği reddedilmiştir. Ancak, temel cezanın belirlenirken uygulanan kanun maddesi yanlış olduğu için hüküm bozulmuştur. Sanık diğer suçtan mahkumiyeti ise uzlaşma hükümleri nedeniyle bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şöyledir: 5320 sayılı Kanunun 8/1, 1412 sayılı CMUK’nın 317, TCK'nin 106/2-a, 106/1-1.cümlesi, 253, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 2 ve 7. maddeleri, 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi.
4. Ceza Dairesi         2016/1989 E.  ,  2020/3672 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, mala zarar verme
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    1-Sanıklar ... ve ..."nun, şikayetçi ..."e yönelik mala zarar verme suçlarından dolayı kararlarda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanıklar ... ve ..."nun TEMYİZ İSTEKLERİNİN REDDİNE,
    2-Sanık ..."un, şikayetçi ..."e yönelik silahla tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyizde,
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede;
    Sanığa yükletilen silahla tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak, sanık hakkında silahla tehdit suçundan hüküm kurulurken temel cezanın 2 yıl olarak belirlenmesi sırasında uygulanan Kanun maddesinin TCK"nın 106/2-a yerine, sehven aynı Yasanın 106/1-1. cümlesi olarak yazılması,
    Kanuna aykırı ve sanık ..."un temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, ancak bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası, "TCK"nın, 106/1-1. cümlesi ibaresinin çıkarılarak, TCK"nın 106/2-a şeklinde yazılması biçiminde DÜZELTİLMESİ ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükmün bu bağlamda ONANMASINA

    3-Sanık ..."un, mağdur ..."a yönelik tehdit eyleminden kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyize gelince,
    02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."un temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.